çoklu kavga sokaklarında dumanlar ilikledim göğsüme bacalar sevdim kentlere bıyık altından gülen renkli hanımannelerin yasları gibi görünümsüz kalburüstü olur derdik ya bir Beyoğlu meyhanesi ya köprülerden sarkan dişiliksiz kadın esenlikleri balıklara dönüp söven kodaman İstanbul gemiler ana ve avrat dolusu…
rakıyı akıtmayı öğretirler bu ara sokak eğitmenleri adama bir istavrozu çıkartırken nasıl şaşılacağını piskoposa kilise yokuşundan üstümüze karbondioksit çuvallanıyor bazen duyuyor musun, iki fahişe parfümü gibi ağır kokuyor üst mahalleler gazını bırakmış koca göbekli kamyoncu gibi şehrin bu yakası hızlı ve nasıl da kolay sindiren bir yaratıktır bu, Tanrım!
sanırım sevişmeler de tıkanacak bu gece pencereler sıkıntılı saatlerin sağı solu belli olur mu a canımdaki belirsizlik her şeyde yarı yarıya bir vericilik ve isyan var kendine özgün kadınlar var aklımdaki heykelin belinde düğümlenen sayıklamanın ince bakışlı kristal cazibesi vakitsiz şiirleri seviyor hala kırlangıçların kanadındaki doğurgan şair diyorsun bana, ben susmaların verdiği hakkı kullanıyorum bir papatyayı kanatmayı daha çok seviyorum insan yerine damlardan sarkıtılan baharı tartışırken uçurtmalar ağız dolusu inanıyorum yollar taze yaşam kokuyor gönlümün karşı yakasında omuzlanıyorum yitiklerimi dalgalar ses versin şimdi tornistan konuşsun üstüme anadan üryan bir şilep konuşsun
ah Beyoğlu’nda eski bir semer vurulur da sırtıma ben nasıl taşımam artık İstanbul’un kahrını
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Kentin Ağrısı şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Kentin Ağrısı şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
İyi geldi gecemize ve iyiki geldi...
Yürekten kutladım.Selam,saygı...