K/adın...yine sensin beni efkara mucbur kılan hala mazideki aşkla anan kaybolan bahara soran didik didik etsen de göreceksin ruhumda senden kalan derin yara var bırak acısını ben çekeyim yoksa daha çok ağlarsın /.../ Sen masalsı düşlere salıncak kurup sallanırken O ipin şansını düşünürüm içimden Kaldırımlara yorgun adımlar düşer Günün o ağır gecesi yükselirken Hep kendimden giderim ben Belki de hiçbir yerden gidemeyişim bu yüzden Bazen beyaz bir bulut olur Kuyruğuna asılır uçurtmaların Bazen rüzgâr da gözü yaşlı yağmur Gün dolusu bir pencereden b/akarım Merhaba, Hoş geldiniz... Ama hüzünlü geldiniz Ömrümüzün sonuna dek yüreğimizi emanet etmişken Keşke veda değil de bir mola verseydiniz Hep kendimden giderim ben Belki de hiçbir yerden gidemeyişim bu yüzden Vefalı bir ziyaretçi gibi Aksatmam İstanbul’un gecelerini Emekli ettiğim sokaklar Cenazesine katılmadığım barlar Üşüdüğümde yaktığım tahta masalar Anlamı kalmadı bu gidişlerin Ne anlamı kaldı Ne sen Adı yok bu hasretin Hep kendimden giderim ben Belki de hiçbir yerden gidemeyişim bu yüzden Gitmek ama nereye Yüreğinin sınırları duruyorken yerli yerinde Bu anlamsız kaçmalar niye Bozuk zamanı doğru gösteren saatleri kurmak niye Neyin talaşı var içinde Seni karşılayacak olan yine senken Öz keşfi tamamlamış sufi gibi Nereye dönersen dön Kendine yetişemeyecek olan Yine sen Hep kendimden giderim ben Belki de hiçbir yerden gidemeyişim bu yüzden Yünden yapılmış toprak gibidir elbisen Ölü ama varlık ilişkisi Şiirin hammaddesi Aşk gibi Biz hep gideceğiz -baki duygusu söze, sözden öze dayanan- Kırılgan yarıları tartan Ama hiçbir zaman anlamayan Bir bilgenin avuçlarında Yalnız kendi için var olmuş İnsan Evet, yine günahlarımızı sevaplarımızla İnadına yarıştıracağız Aşık olacağız Seni sende öldürüp, kendimde kalamayışım bu yüzden Bir gün yine aşk olurum ben |
guzel siir,biraz huzun biraz veda..
ne gitsin,ne git..
yaz boyle hep..
sevgi ve saygimla