YÂRE DOĞRU
Keşkeler sıralanır, sonra pişman olursun
Vakit geçmeden durma, yâre doğru köprü kur. İğneden tut ipliğe, sığaya çekilirsin Kendini boşa yorma, yâre doğru köprü kur. Bugüne dek elime, değmese de elleri Rûhumu okşar durur, yârin tatlı dilleri Yol verme harâmiye, yık konan engelleri Sevgiye duvar örme, yâre doğru köprü kur. Kendini atma nâra, gerçeği bile bile Ne dilersen dile de, dileğin Hak’tan dile Olgunlaşsın o açsın, bülbülün aşkı ile Gülü goncayken derme, yâre doğru köprü kur. Meyveli ağaç gibi, tevazu’yla sen eğil Kibirliyse bir insan, yüzde sanki bir siğil Cam bir kâseye benzer, tâmiri mümkün değil Bir kulun kalbin kırma, yâre doğru köprü kur. Sever ise bir kişi, sevdiğini güdermiş Bir sözün iki etmez, suyu sıra gidermiş İşte gerçek sevgi bu, kör ve sağır edermiş N’olur hatasın görme, yâre doğru köprü kur. Yaratılış gâyeni, kendi kendine sorsan Nereden, niçin geldin, biraz kafanı yorsan? Ölünce de hayırla, anılmak istiyorsan Kimseye pusu kurma, yâre doğru köprü kur… 07/08/’11 Hanifi KARA |