DÖN MEVLÂ'YA MEVLÂ'YA
Sende birer emânet, zâten O’nundur onlar
Varın, yoğun O’na ver, dön Mevlâ’ya Mevlâ’ya. Gün gelince alınır, verilen birer birer Böyle değil mi gel/gör, dön Mevlâ’ya Mevlâ’ya? Bize örnek olmalı, son peygamber son nebi Kural böyle konulmuş, her şeyde var bir debi Kula yakışanda bu, koza böceği gibi Fikrin en güzelin ör, dön Mevlâ’ya Mevlâ’ya. Herkes hesap verecek, orada tıpış tıpış Çiğ olarak girilmez, ham kalmada bur’da piş Alda gemi azıya, dizgine sağlam yapış Atı O’na doğru sür, dön Mevlâ’ya Mevlâ’ya. Başka çâre kalmadı, nefis gemisini yak Yüzüm çıksın diyorsan, iki cihanda da ak Diğer yollar yol değil, tamamı çıkmaz sokak Bir gönüle sende gir, dön Mevlâ’ya Mevlâ’ya. Bunları ayırt eden, akıl denen o ustu Dikkatli ol Müslüman, nefse kaptırma postu Ya Allah’ın dostu ol, ya da dostunun dostu Gönlünü yoluna ser, dön Mevlâ’ya Mevlâ’ya. Deryada balıklara, gökte uçan kuşlara Sabahın seher vakti, gözden akan yaşlara Başı semâya çevir, bak dağlara, taşlara Kudreti gör, kalma kör, dön Mevlâ’ya Mevlâ’ya… 07/08/’11 Hanifi KARA |