HER GİDİŞ BİR ÖLÜMDÜR
Bazen
Tükenene dek yanmalısın Haklıydı söyleyenler Ancak ışık sönüp Bir şey kalmadığında mumdan geriye Kapanacak acının göz kapakları… Yoksa göz yaşları Akmaya yazgılı… Yoksa Küçük bir yalaz, bir kıvılcım Yeter başlatmaya yeniden / hasretin kuruttuğu gönlünde /yangınları… Ben tükeniyorum Yalnızca Bu tükeniş güzel olmalı diyorum Yakıştığı gibi... Çoğunu yitirdim kendimin. Doğru bildiklerime yanlış dediğimde. Sana koştuğumda dar ve tozlu sokaklardan. Dönüşü olmaz bazı gidişlerin bilirsin. Yaktığımda gemilerimi . Ve ben. İflah olmaz bir yara aldım senden, aynada tükürdüğüm yüzümün gülümsemesi diye. Ve ben şimdi ardıma bile bakmadan , uzun cümleler kurmadan , sadece seni, seni unutabilmek için acısız bir ölüm diliyorum. Şimdi bedenimden akan Mumdan yaşlar Usulca süzülür ve soğurken Ve şimdi Yokluğunun kara mürekkebi Dağılırken aşkın sularına sinsice Ben susacağım…/ ışıkları söndür güzel gözlüm ve uzun bir uykuya dal …mesela bir ömür kadar…/ merak etme / sen uyanana dek, ben hayatından gitmiş olacağım… GILS SIBRAN |
________________________________________________________________________________________________________]
herkes gidecek bir gün elbet sırası geldiğince...en çokta en çok bize şekil veren,yemeyip yediren açken ben tokum...
derken midesi açlığa kurulu,eli nasırlı yüreği yufka dervişliğe meyilli olanlar acıtacak bizi..
kan''atacak gözlerimizi yüreğimizi..ne mutlu onların rahle tedrisatından icazet alıp kendine yol çizebilenlere...
kipkirli gri dinyadan ''AK LEKE''lerle çıkabilenlere...