CÂNÂNIM!
Şu yaşımda, yaktın beni özümden
Kül yanar da, gül yanmaz mı cânânım? Anladım ki, ikimizin özü bir İl yanar da, pil yanmaz mı cânânım? İkimiz bir, çıkıversek tâlime Gerek var mı, danışmaya âlime? Yeter diye, acıyarak hâlime El yanar da, dil yanmaz mı cânânım? Dertlilerin, dertlerini dinleyen Aşka konan, engelleri önleyen Sevdâlanıp, dertli dertli inleyen Yel yanar da, tel yanmaz mı cânânım? Yaktın beni, esmerimsi bir betle Selâmlarım seni, hep muhabbetle Vuslat yoksa, hicran ile hasretle Yıl yanar da, pul yanmaz mı cânânım? Övgü gerek, olmamalı yerilen Bir gül olsam, dost elinde derilen Önümüze, yolluk gibi serilen Yol yanar da, kul yanmaz mı cânânım? Dil yanar da, kul yanmaz mı Sultân’ım? 30/06/’11 Hanifi KARA |