DERDİN SAYILIR
Gün gelir düşersen onulmaz aşka
Gönlünü gurbete sürdün sayılır Gönül ikliminin kuralı başka Gözünü yumarsan gördün sayılır Ahd u peymânını tutar bozmazsan Onu okur ondan gayrı yazmazsan Aşkın şarabını içer sızmazsan Hakikat hakkını verdin sayılır Dünyanın işini atarak rafa Yürürsen yaklaşın yardan tarafa İksirin tılsımı karışır lafa Sırr u hikmetine erdin sayılır Kitab-ı kainat özü sendedir İnlinin cinlinin gözü sendedir Sevginin şefkatın yüzü sendedir Yılmazsan sözünde durdun sayılır Okşayıp işlerler kıymetli taşı Hasret sarhoş eder gezdirir başı Haberci tutarlar gökteki kuşu Ufka bakıyorsan sordun sayılır Cümleyi yüklersin bir tek heceye Postunu serersin gündüz geceye İsmini zikretsen Hak diye diye Vuslat saatını kurdun sayılır Dağlar ululaşır çöken dumandan Cazibeli gelir avcıya ondan Davacıysan ömür denen zamandan Kendini boşuna yordun sayılır Seven sevdiğine kavuşmak ister Bu halin dışında bir durum göster Bağbanlı bağlarda bülbüller öter Duyduğun doğruysa vardın sayılır Mutluluk güvercin uçursa dönmez Bir kez havalansa bir daha inmez Aşkın meşalesi yanarsa sönmez Sarılan sarmaşık sardın sayılır Balık nasıl yaşar kuru toprakta Bundan sararmakta yeşil yaprak da Beklemeyi öğren uygun durakta Sen de bir halkaya girdin sayılır Kimler beklemez ki baharı yazı Taşı deler suyun cilvesi nazı Bilmez Gözükara’m çalamaz sazı Dostun derdi varsa derdin sayılır Çark-ı Devran (sy.47) |
Hoş ve akıcı bir şiir...
Saygılar, selamlar...