ÖFKELİ BİR ŞİİRİM GECENİN TERKİSİNDE:
Kelepçeli yalnızlıklara...
I Sevmek için önce yüreği olmalı insanın ve bir şiiri unutmak için onca şeyi evet bir şiir olmalı herkesin kendini saklayıp, unuttuğu! II her yanıyla sığ yaşanan yüreklerin avlusunda kimisi gider her şeyi berbat eder kimi kalır intiharların uçurumunda isyankar şarkılarla, samimi özlemlerde ama unutursun ölümle şiirle inançla duayla... unutursun! üstelik insan her şeyi eksik yaşıyorken böyle... yüzünü aynalarda, kimliğini mahkeme de unutursun... III kalleş bir pusunun sessizliğiyle- ihanetin şakağında seni bir mermi gibi anlamlandırdım.. kirli sevgilerin simsiyah kederlerinde kabuk bağlamaz aşk yarası... (...yaran nerende gardaş hangi yara? çok bilmenin yarası!..) IV katillerin cinayet günlüklerinde yüzümüzü düşürdüğümüz sularda öfkeli bir şiir olsam gecenin terkisinde yangını benim, külü sizin olsun ah! şiirlerini yitiren şair unutmak istiyorum! kalbimi örseleyen, peşisıra koştuğum bir aşkın dibe vurmuş acısını!.. /yeryüzünde insan, gökyüzünde kuşlar... ’melodramların kanlı oyunlarında’ figüranlar mağlup edilir.../ bense unutmak istiyorum, çoğaltıp susuşları;; ’içimde bir deprem enkazı altında çocuğunu arayan bir anneyi’ işportaya düşmüş aşkları, kürtajları haczedilip satışa çıkarılmış insanlığı cami avlularında başlayan hayatları acımasız tuzaklara düşen çocukları kalabalığa karışıp, çoğalan yalnızlıkları sürgün umutları, yalancı baharları kangren yolculukları sorgusuz yargıları ve yargısız infazları /unutmak istiyorum doğmanın bedelini yaşamakla ödeyenleri!../ unutmak istiyorum mazlumun yarasını dünyanın kimsesiz yarısını beni kendime gömen yalnızlığın ağrısını unutmak istiyorum defolu masumiyetleri çığlıkların kıyısında kıstırılan sesleri marjinal sayılan, yok sayılan sokak çocuklarını yapay okşamalarda sahte sevgi sözcükleriyle törpülenen, kadınları!.. unutabilsem keşke gasp edilen insan haklarını ve ihmal edilen, ihlal edilen kadın haklarını ve... suçlu bir şair belleğiyle unutmalıyım unutulduğumu!.. (Birdal ERDOĞMUŞ) |