BerzâhŞiirin hikayesini görmek için tıklayın ’’boğazıma takıldı sevdan..üç kere sırtıma vur helâl de;
alışık değilim harama, ondan olacak heralde...’’ --kirpiklerim buz saçağı,ağlarsam çözülecek-- ağyar uykulardan düşüyor mai rüyâlarım lehçesi bozuk cümleler dilimde düğümleniyor yanlış peronda yanlış trene bindi sevmelerim kayıp ilânı verdim gazetelere -sevgim hükümsüzdür çok güldüm ağlamalayım hurâfesi her kahkahamdan sonra eskiyor gamzelerim kadınlar doğumda erkekler cephede ölürlerdi eskiden hüsrândan olma münzeviden doğma aşk doğurdum adı sitare ebrehe ordusu gibiydi sevmesi ebabil gönlüm çırpındı durdu kan doldurdu kadehine şifahendi yalanları la da bıraktım inanmayı illâ da gömmeliyim seni yeniden biliyorum asla gelmeyecek trenler semerkand’dan gusüle batırılmış bir sevda günahsız çocukluğuma versem ilk taşı kırk taşla recm edilsede ardından arınmaz göğsümde açılan yara yalnızım berzâh durağında beş vakit sen okunurken usumun minarelerinde ve beş vakit sen kılarken ellerim sen cenâbet gözlerinle bakmışsın bana üç harfli gibi göründün gözüme duası yok aşk’ı kovmanın zemzemle kutsanmaz yar’a olan sevmeler doğuştan kalbi delikmiş bu sevdanın... |
son perdenin erdem sığınağına kıvrılacak yüreğim...
tövbe...!
sevgiler...