DEĞİŞMEYENİMkaranlıkta hayâl edilen, aydınlık şafaktın sen görüşmecisini gözleyen bir mahkûm kadar, hasretle beklemişti gözlerim seni geldin zindan demirlerinin soğukluğuyla acıtarak tuttu ellerin ellerimi yansısıydı kalbimdeki ve sönen gün ışığıydı gözlerimde görmediğin baharları vadeden senden iki dakikaya sığdırdığın iki satır döküldü dilinden ne büyük lütuf! hiçbir şey, eskisi gibi olmayacak bundan sonra aldırmam/aldırmayacağım ne kadar acıtabilirsin ki daha? beyaz yakışmayacak eskisi gibi hazan konfetilerini döktün başıma ben siyahları kuşanacağım gülmeyi unutacak belki dudaklarım yüreğim deli gibi çarparak o yere aynı hevesle koşmayacağım belli bende aşk ve gençlik senle bitti ne o kıyı aynı kıyı ne de o zamanların tadı aynı değil yürek atışımız artık anladım ki, herşey geçmişte güzeldi afalladı yön/üm değişti eskiyen her şey kadar eskidi ve eksildi zaman yüreğimden atamadığım senden gayrı değişmiyor bir türlü yeri/n ne yapsan hani olur da bir gün!... Hâdiye Kaptan c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir |
Yine harika bir şiir esmiş yüreğinin fincanından.
Boncuklu güzel şiirini kutluyorum.
SZaygılarımla....