Oyun gibi geldi mi sana sevmek?Yalandan yere bir kıza aşık olduğun oldu mu? Yalandan yere gözlerine bakakaldığın Ve de saçlarını okşayaraktan kulaklarına güzel sözler fısıldadığın... Masum bir kalbi öylesine incittiğin Ve de gırgırına yalandan hayaller kurduttuğun... Dalgasına, sadece laf olsun diye Seni çok seviyorum canımıniçi dediğin oldu mu bir kıza, Gözlerinin en derinliklerine bakarak? Karşında senin için ağlayan bir kızı görüpte İçinin hiç sızlamadığını hissetiğin oldu mu? Oyun gibi geldi mi sana sevmek, bir yüreği yakarcasına? Ne kadar kolay razı edip de bir kızı, Ne kadar kolay bıraktığın, düşlerine közler düşürdüğün Ve de en derin yaralar açıp kalbinin en ortasına öylece gittiğin oldu mu? Oldu mu beddua aldığın, aldığın ahları şaka yerine koyup, Gülüp geçtiğin, bir saat geçmeden üstünden, Başka bir kıza kanca taktığın, onu da bir zaman sonra yıktığın oldu mu? Oldu mu bir zaman sonra herşeylerden bıktığın, Kendinden iğrendiğin, nefret ettiğin, tiskindiğin? En büyük düşmanı oldun mu kendinin, Ayağını kaydırmaya çalıştın mı kendi kendinin Ve de çelme taktın mı kendine yolda yürürken? Sevmeyi sandığın gibi, ölmeyi de oyun sandığın oldu mu? Kolay geldi mi sana da ölmek, azraile nerdesin diye sordun mu hiç? Her geçen gün biraz daha kayboldun mu hayatın derinliklerinde? Bir kalem alıp eline yazıp da herşeyi, bir anda buruşturup çöpe attın mı? Geçmişini unutmak isteyip unutamadığın, Pişmanlıklar denizinde boğuldun, herkeslerden uzak bir yerde, Yalnız başına günbegün eridiğin oldu mu? |