AĞLAMA GÖNÜL!!!
Dünyanın çilesi mi bu,
Bıktım bu insanlardan; Postları farklı içindekiler aynı Ne kadar doğru söylermiş Marx, Madde beyinleri belirler diye... Herkes madde peşinde Demek beyinler o büyüklükte, Madde olmadan yaşanmadığını bilirim; Maddenin yaşamak için gerekli olduğunu, Çok daha iyi bilirim, Maddeyi kazanmak için, Yaşayan insanlar içinde Hiçbir şey bilmediğimi söyleyebilirim!... Aldanma bunlara ey gönül! dedim, Hep takıldın serüvenlere! Bunların cilalı maketler olduğunu Yaşarken anlattım sana, Oysa ben çektim,sen yoruldun gene! Nedir bu çile? Kahbe dünyanın her yanı hile, Kime selam dedisek bir kere, Kazıklandık arkadan bin kere Sağı,solu ve dincisi hep madde peşinde, Maddeleşmiş yürekler Ne gezer fakir içinde, Aldanır gönül,yine fakirliğinden Parçalanır maddenin pisliğinden, Akar gider tüm sevgiler yüreğinden, Suçsuz zavallının da tutmaz artık elinden, Kahbe dünya! Nedir bu gönlün çektiği senin elinden, Ağla ağla dur ey gönül! Garibim senin halin nedir? Bir gün tüm sular yeniden durulur, Gülmek sana ağlamak onlara kalır!... Yıl:15.01.2004 Saat:12.40-12.50 Yer:Kadıköy/İst. EROL KEKEÇ |