Kumaş İnceldikçe
Kumaş İnceldikçe
-kumaş inceldikçe artar fiyatı- kirlenmiş ne çok kelimeden harfler kurtarmaya çalışır kendini suyu çekilmiş ne çok kelime başıboş itilmiş sokağa yanık ince sesler kaybolur ve barışık o içten gülüşleri bir kalp resmi çizilir aşk diye en masum en güleç ellerden sunulur tanrının çocuklarına kumaş inceldikçe artar fiyatı ‘ayak izlerini bırakın anılarınızla dönün’ dedi yerliler yerliler ki çıplak yaşardı paradan demirden hileden uzak çırıl çıplak istila fabrikaları gizlenmişti koylara yağı ve derisi için balinanın okyanusa sürdüler gemileri önce kan kokusu ardından kemikleri çıktı kıyıya kıyıda paslanmış makineler birkaç mezar taşı / koyun koyuna girdiler ‘ekmek davasına’ işçiler nasıl girerdi toprağın yüzlerce metre altına nasıl deşerdi grizunun karnını nasıl giderler kıtadan kıtaya bilmezler mi tanrılar kurban alarak doyarlar hayat denen bilmece para ve kadere bağlı aynı eldeyse para ve kader ve aynı el kuruyorsa saatini bu çarkın bir soytarı kadar değeri yoktur gözümde o el ve çocuklarının bir soytarı kadar da bilmezler toprakla barışık taşta bile hayat var Ercan Cengiz (Toprak Tutsun Külümü) |