12
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
2311
Okunma

Hediye
kapıyı kır da gir kızım
iki parça resim gözündeki ışıkla
biçip atsın bu karanlığı
bugün görüş günü mü yoksa
diyor sanadır hediyenin birisi, diğeriyse annemin
nakış nakış iki dünya
kavgası büyük, kar beyaza kazınmış
ikisine de güneş konmuş doğurtmuş kızıl kızıl
eritmiş kar beyazını da çayır çimen yeşertmiş
sıcacık elleri değmiş resmine
ıslak gözlerime eğilsin kalbim
sarılıp öpsün yeşilini toprağın
sade bir ev yapmış kızım
eve yaslanmış kayısı ağacı
dalında gülüşen bahar kokulu çiçekler
diğerinde iki katlı ev ve çatısı
önünden su akar korkusuz
suya eğilmiş koyun yanında da kuzusu
dağlar var arkasında, sıra sıra dağlar
üşenik bulutlar beklesin biraz
dereden taşan sel vururken
ürkek kelebek konsun elime…
öyle bir yol yapmış ki kızım
usta eli değmiş karıncadır işçisi
ayağım takılmaz düşmem bir daha
hele sevdiğim o tombul ağaçlardan
baş aşağı sarkmışken meyveler
bir bir yere çalsınlar kafesi
ve vatansız kuşlarsa gördüğüm
kanat vurup uçsunlar
elimden tutmuş götürür kızım
gel de yürüme, rengarenk çiçek bahçesi
gel de öl yüreğimin sızısı
kopar kendini at toprağa
bir de kalp yapmış ki yanına
yağını alır gözümün
erinden can çeker de gülüşür
(Toprak Tutsun Külümü)
Ercan Cengiz
5.0
100% (18)