esme rüzgâr
yine kızgınlığın üstünde deli rüzgâr
kıracakmış gibi dövüyorsun camlarımı hangi dağdan koptun da geldin kime bu sitemin hiddetin kime üfleme nefesini yüzüme yüzüme ne yaptın da küstürdün bu gece ışıkları nasıl da devriliyor sönmüş sokak lambaları soğuk cesetler gibi üstüme zaten iliğime kemiğime batıyorlar bilmeden esme rüzgâr avucumda çarmıha gerilmiş umutlarım kanıyor düşlerim üşüyor gecenin koynunda doruklarımda kardelenler ölüyor bir de sen gelme üstüme esme rüzgâr esme o kadar güçlüysen şu yalnızlığımı kat önüne hüznümü sıyır tenimden ah bu karanlık suçlusu kim söyle yoksa sen mi süpürdün gökyüzünden yıldızları nereye savurdun hani ay nerede esme rüzgâr esme güçlüysen eğer yüreğime saplananı sök yerinden yapabilirsen saklımda kanayanı kat önüne esme deli rüzgâr esme köklerimi zorluyorsun bir de sen gelme üstüme 01 Şubat 2008 nuriye zeybek |
çok güzel bir şiir okudum sayfanızda tebrikler saygılar