Hangi şehir s/aklar üstüne örtülen sessizliği
bir adımda geçer kara bulut efkârı
bırak k/alsın ödünç sevda kurşunları
aksında raks eden bir hava bizimkisi
Kakava şenlikleri…

sokak başlarında hasır yanar kısmet atlar
üçlenir nasibin bereketlisi
niyet geçer gönüllerden esmerlik bakar
çömleklerde saklanır insanın bitmez isteği
yeni esvaplarda tazelenir bedenler
beyaz gelinlikler muratlı
nehir yüzer tenlerinde
ruhta arınır baht
sonlanmadan bitmez hayat yaftası…

söğüt yeşili süsler kapıların alnını
maniler söyler dil acemisi gönüller
çömlek ş/enlenir insan eğlenir
yaşam mayıslanır bahar açar
çiçekler dillenir…

gam içer neşe saçar hayat teranesi
ikide göbecik atar şaklayan parmak
neşesi ülkü şarkısının bitmez sesi
hangi hava çalsa a be isterse kapı gıcırtısı
dökülür terinden yaşamın alkışlısı.

Pembe, kırmızı gönlünün tacı
y/akışır buğday tenine çerisi
Hızır İlyas buluşurda her sene
bitmez yarının şarkısı
yalın ayak düştür içinde ki
pilav tanesinde dökülür neşeler acılar
gül dalı kaç dileğe tercüman
firavundan kalan efsane
ölümsüz kılar kutlamanın şanını
yeniden dirilir sularda yalın inanç
kaynar kazan bayramı…


Fotoğraflarından esinlenerek yazdığım şiirlerimde Sayın Behiç GÜNALAN beyefendiye içten sevgi ve saygılarımı sunuyorum. Sevgili eşi Yüksel Hanımefendiye de bana vermiş olduğu destekten dolayı teşekkürü borç bilirim.
Sevgilerimle Günalan Ailesi.