Gece Nöbetisen acemi s/aklanmalarda ebe ben toy hüzünler(d)e g/ebe öyle bir gece nöbeti ki bu rüzgar yağmuru yağmur rüzgarı sonra ikisi bir olup pencerenin camını d/övüyor da d/övüyor en son aklımı... öfke akıyor geceden yalnızlık ve toprak kokusu siniyor odama bir kızıllık çöküyor duvarlarıma bir gelinin ellerindeki kına gibi ateşli ve kutsal yol yordam bilmez nasırlar kaplıyor sessizliği içli bir şiir gibi derin kökler salıyor içime yağmurun sesi... sen hep gidiyorsun, hep!! gelmiyorsun! hiç gelmiyorsun! bil(m)iyorsun işte hiç bir şey bilmiyorsun! bu seni düşündüğüm kaçıncı gece? dedim ya bil(m)iyorsun diye bil(m)iyorsun işte!! şimdi sana mı ağlamalı yoksa bir olup yağmurla gökten inen nura mı yağmalı? bir ağıt olmuş gece (de) dizlerini dövüyor ahh dilinde hangi dualar okunuyor... gece şimdi en deli a/dağını adıyor çarmıha germiş de beni rüzgarın ruhu duymuyor!!! esmeyi kesti sesimi duyunca damlaların haberi yok... şimdi kim bilir hangi derin kuytuda (s/aklanıyor) g/elin t/elleri hala uçuşuyor camımda perdeler şenlik anında rüzgar pusuda ey yağmur! iliklerime kadar sına beni! ilahi adaletinle ıslat beni yağ! yağ/ma/la! savur gitsin kavur gitsin sat gitsin gör bak sana and olsun başka acı akarsa damarlarımdan (hainim!) çı/kar beni artık çık/ar AYYUKA!! fazla uzun sürdü bu gece nöbeti fazla direndi gözlerim uykuya fazla! düşlere ayak diredi kınama beni savur sabaha YAR gibi..! HADİ.. bitmez yoksa bu gece nöbeti... fulya/2010 |
ah gece-ler.