bana düşlerini anlat
bana düşlerini anlat,
bana düşlerini anlat çocuk! ne kadar çok hayal edersen yaşamda o kadar çok o kadar çok yaşamış sayılırsın bu dünyada. söyle! minik omuzlarına kocaman iki kanat mı, bulutlarda dört nala koşan at mı istiyorsun; yoksa bir kelebeğin sırtında daldan dağa uçarak mor menekşeye konup kır çiçekleriyle yaşamak mı istersin! belki de elinde sihirli bir değnekle gezerek dünyayı savaş parasını aş düşmanı kardaş eylersin; çirkinlikleri güzelleştirirsin bir dokunuşta puştu Kerem’e fahişeyi Aslı’ya çeviririsin bir bakışınla… sılaya döndürürsün herkesin gurbetini yetimi babasıyla öksüzü anasıyla buluşturursun evlerinin eşiğinde, aynı ninniyle aynı beşikte sallayıp kendini göğsünden emerek ak sütünle sen senle beslenmek istiyorsun belki de! benim gibi hayata dargın ve yaşamın yamacında yaşama sakın! rezil ettiler rüyalarımı periler tuzaklardan tuzak kurup öldürdüler şafak yolunda, kurşun gibi aşkla aşk gibi kurşunla vurdular kalbimi… ve mezar taşı gibi omuzlarımda taşıdığım başımın başında yalandan ağladılar… bana düşlerini anlat çocuk bana düşlerini anlat! eğer kendine saklıyorsan umutlarını hiç değilse bana gülüşlerini sat! |
:) Çok güzeldi. Sevgilerimle.