Ülke / Kuşlar ve Çocuklar
ellerim ulaşınca cinayet mahaline
bir kez daha öldürürdüm kendimi / soğumuş ellerinle çok sevdiğimiz bir ülke kalırdı çok sevdiğimiz çocukları ve ölümsüz kuşlarıyla geriye… oysa dur derdim önce / ulaşınca ellerim cinayet mahaline -lütfen ölme sonra kucak dolusu sözcük sunardım sana her şey olabilecek kadar hiç bir ömrün / tutku dolu çarpıklığıyla… susardın sen çocuklar büyür -anneler ölürdü bir bir terk ederdi kuşlar ülkeyi çünkü önce onlar fark ederdi / hayatın ölümle yer değiştirdiğini… oysa hiçbir şey değişmemiş gibi dururdun karşımda uzanırdı soğumuş ellerin / ısıtmak için üşüyen ellerimi usulca bir kez daha öldürürdüm kendimi o vakit sonra kucak dolusu sözcük sunardım sana her şey olabilecekken hiç olmuş bir ömrün / şüpheye yer bırakmayan çarpık tutkusuyla… sen susardın yeni yeni çocuklar ziyaret ederdi / dudaklarında yeni yeni ıslıklarıyla / küflü ellerimizi ülke başkalaşır -kuşlar geri dönerdi çünkü önce onlar hissederdi / annelerin yenileştiğini… oysa hiçbir şey yenileşmemiş gibi dururdum karşında kavrardı ısınmak için üşüyen ellerim / soğumuş ellerini sıkıca yinelense de yenilenemeyen tek şeydi kucak dolusu sözcük sunardım sana hiç olduğu şüphe götürmeyen çarpık bir ömrün / tutku dolu suçluluğuyla… sen susmaya devam ederdin yeni çocuklar büyür -yenileşen anneler ölürdü o vakit bir kez daha terk ederdi kuşlar ülkeyi çünkü bir tek onlar bilirdi / hayatın ölüme bir kez daha yenildiğini… birleşince ellerimiz cinayet mahalinde son kez öldürürdük birbirimizi ıslıklar kesilir -silinirdi küflü ellerimizden / çok sevdiğimiz çocukları / ve ölümsüz kuşlarıyla ülke… Temmuz 2010 / Ağrı |