bırakma ellerimi
sen semtimin sokağında
hüznün ipliğini pazara dolarken ekmek kırıntıları bırakıyorum bastığım her yere döndüğünde beni bul diye ertesi gelmiyor bu günün ya kanatların çekilmişse ya göremezsen korkuyorum.. ırmaklar neden sessiz neden deniz kızından gizler aşkını kıblesi nerede ela yıldızların bir elif boyu sussam uzun uzun bakar mısın gözlerime nun desem düşer misin gönlümün cüzlerine aşkın tekbirini seninle alırım da günaha girmekten korkuyorum... şiirler yazıyorum geceleri başlığından sonra adın geliyor çeyizim deyip kaldırıyorum sandıklara hoşuma gidiyor hayallerimin sana bohçalanması aynalı kapağında yüzüm ya birden kapanırsa naftalin kokulu saçlarımda sararıp solmandan korkuyorum... biri diğerine su içiriyor iki mesrur güvercin ıssız bir su birikintisinde yüzüme küsüyorum sana benzemiyor diye gülüşünü anlatıyorum ölümümden sorumlu kelebeklere tek cennetim göğsünde biliyorum ama aşk’a ibadetten korkuyorum... susuyorum susuyorsun evren susuyor sana sunduğum nar tanesinde patlatıyorsun gözyaşlarını suyundan masallar anlatıyorsun nehirler taşıyor filikasız gözlerinde boğulmaktan değil kaynadığı noktada yok olmaktan korkuyorum... bırakma ellerimi |
başlığından sonra adın geliyor
çeyizim deyip
kaldırıyorum sandıklara
hoşuma gidiyor
güzel yazıyorsunuz...