Okuduğunuz
şiir
20.5.2010 tarihinde günün şiiri olarak seçilmiştir.
SAATLER HAYATIN TAM DA GÖZÜNE VURUYORDU
Geceden karaydı asi rengi Bedir olup saçamadan ömre ışığını, söndü Uzatmalarıydı yaşanan hayatın Debisine inerken Kaç dalga kırılıyordu üstümde kim bilir Saatlere bir kala durdu deli rüzgâr…
İhaneti sürünmüş bedenine bir adam Sabaha karşı arşınlıyordu yine inini Nefesinde alkol Üzerinde ucuz parfüm kokusu Sessizliğin hâkimiyetinde Takıp maskesini Yine sualsiz Kucaklayarak doğan yeni günü Geceden kalan nefesini Üfleyip ‘’helaline’’ Bedenini aklayacaktı belki de Elinin kiriydi Yıkar Kalmazdı izi(!) Saatler beş geçiyordu ihaneti…
Lal olmuş diliyle kadın Aforoz etmişti çoktan ruhunu anaforlara Anka’nın kanadından dinliyordu masalları Uygulamadan intifa hakkını Saati durmuştu bir kala deli rüzgâra Zamansızdı…
Kahpe olan oydu yine*
İhanetin kucağında bir çocuk Oyuncak küreği malası Sıvıyordu balçıkla Büyüklerin günahlarını Çocuk aklıyla hesap etmeden, Yağacak yağmuru Kopacak kasırgayı
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
çocukluğumuz da Vurun kahpeye filmi,sonraları Kadir İnanır'ın 'kahbeee araksından da bir tokat sesi seyircide felç etkisi yaratır.ve genlerimize işler.işte toplum kültürü böyle yaratılır...kadınlarımız canlarımız.tebrikler canan..
an'dan çıkma bir ruh halinin dağılımı genellenmiş bir duru sitem coğrafyanın kızgın toprağı, kızgın iklimi, kızgın rüzgarı, kızgın güneşi velhasıl kızgınların barındığı bir coğrafyanın insanının da kızgınlığını görebilmek şaşırtmamalı. her halükarda karşılıklı bir sitem ve yüklenme vardır genetiğinde bura insanının. çocukken emzirilen sütün içine bile kızgınlık katılır. hal böyle olunca kadına ve ya erkeğe yüklenilebilinir. yani kahbe denilebilinir. ama kadın her halükarda kadındır. ve yaşamı ademin kaburgaları vermedi bna göre onlara. onlar yaşamı verdi ademin soyuna. özdür. şiire ve şaire saygıyla
Şiiri okuyunca aklıma Cemal Süreya'dan iki şiir geldi nedense... Belki bu şiirdeki boğuntuyu uzaklaştırmak için. Daha iyimser, kadın(lar)a hatta çocuk'a dair iki güzel şiir. Biri Balzamin, diğeri Fotoğraf.
FOTOĞRAF
Durakta üç kişi Adam kadın ve çocuk
Adamın elleri ceplerinde Kadın çocuğun elini tutmuş
Adam hüzünlü Hüzünlü şarkılar gibi hüzünlü
Kadın güzel Güzel anılar gibi güzel
Çocuk Güzel anılar gibi hüzünlü Hüzünlü şarkılar gibi güzel
***
Bu şiire ilişkin düşüncelerimi paylaşmak adına, insana (kadın-erkek çok da fark etmiyor aslında) dair eleştirisi olan bir çalışma. Daha çok anlatma kaygısı öne çıkmış. Şiirin ilk bölümü gerek kurgu gerekse imgesel açıdan daha güçlü. Akıcı ve şiirsel. Ama süreğindeki bölümlerde girişteki akıcılığı, şiirselliği bulamıyoruz.
Özellikle 2.bölümün sonu, biraz zayıf düşmüş. "Bedenini aklayacaktı belki de Elinin kiriydi Yıkar Kalmazdı izi"
gibi "gündelik dil"e yaslanan cümleler. Şair "Şiir Dili"ni yani "dize"yi gözetmeli. Rahmetli Babaannem, çok kullanırdı bu sözü:" Erkeğin elinin kiridir..." Çocukluğumdan beri kulağımdadır. Biraz da Anadolu kadınının "öğretilmiş çaresizliği" olsa gerek. Kadın olmak zor zanaat... Erkek egemen kültür, töreler, gelenek vs. * Son bölüm de daha kısa daha vurgulu bitebilirdi. Çocuk, bir kaç dizede bize çağrışımlar bırakabilirdi ama söz uzamış. Okura boşluklar kalmamış. Sezdirmeler...
Şu güzel aslında: " İhanetin kucağında bir çocuk / Oyuncak küreği, malası "
Bu iki dize, benim için yeterince acıtıcı.
Ama süreğindeki "Çocuk aklıyla hesap etmeden" gibi düz bir açıklama, peşinden yine sıradan (çok söylenmiş) "Yağacak yağmuru / Kopacak kasırgayı) dizeleri de şiire bir şey katmıyor. Aksine şiiri uzatıp yoruyor.
Belki ilk iki dize yetmiyor derseniz, en fazla dört dizeyle bitirmeyi yeğlerdim (ben olsam):
"İhanetin kucağında bir çocuk Oyuncak küreği, malası Sıvarken balçıkla Büyüklerin günahını "
Saatler hayatın tam da gözüne vuruyordu. ** Şiiri (dizeleri) kurarken, aklımızdan hiç çıkarmayalım Behçet Necatigil'in sözünü:
"Şiir, kata kata değil, ata ata yazılır."
* Yani Şiirin bir sözcük ekonomisi olduğunu ve Şiirin bir "üst dil" / "şiir dili" yaratmak olduğunu. Gündelik hayatın kalıplarından, sözlerinden, deyişlerinden vs uzak durmaya çalışmak gerektiğini. ** Şiire ilişkin düştüğüm eleştirel notlar, elbette "bence"dir. Özneldir. (Şiir, Şairinin tasarrufundadır. Notlar, çatı katında küçük bir pencere açma çabası belki de Şaire. İyiniyetli bir okuma.)
Hayatı şiirlerinde oldukça farklı yorumlayan ve içi hınca hınç dolu paylaşımları ile okuyanı cezbeden bir acar kalem. Güne düşen şeçkiye aslında çok ta şaşırmadım..
Çok harika Yüreğine saglık Canan Çok özel bir şiir
KAHPE OLAN KADINDI.
Suçlanan kadın kimliğine isyan eden masum kadın. Fakat kadını taciz eden erkek. Suçlayan yine kadın. Kahpe olan yine kadın... Çok saygılar can Kutlarım
kahpelik zor kelime...derin kelime... doğrudur toplum kadına kahpelik mührü vurur en kolay "yola getiremediğini -kadını- öldür" oyunudur bu lakin bir yanlıştan yada günahtan yada öküzleri kıskandıracak ahmaklıktaki adam !!! ların -ki çokça kadınlarda bizzat iştirak eder bir kadını kahpe etme oyununa- hareketlerinden yola çıkmayı bırakıp bu gün bu toplumda sağımıza ve solumuza baktığımızda kahpeliğe meyyal genlerini olgunlaştırmaya çalışan ne çok kadın ve adam görmez mi gözler (kelimenin derin anlamında ) kahpelik hakeden kadınlar için bir ahlak değildirki sadece, adamlarda hak eder değilmidir kahpeliği çokça... kahpelik kadına söylenir çokça dan yola çıkarak kadın ı aklamaya çalışmak ne kadar doğrudur hepimiz gayet iyi biliriz ki kahpe kadında vardır kadın gibi kadında tıpkı kahpe adam da vardır adam gibi adam da gibi... şiir toplumsal bir ahmaklığa parmak basıyor eyvallah ama şiirden yola çıkıp kadınları/yada adamları tümden temiz-ahlaklı-namuslu-güvenilir-sadık...göstermek kendimizi kandırmak olur.ezbere yaşamak olur... (şiir bunu yapmıyor yazdıklarım şiirin içime doğurduklarıdır)
tebrikler şiire...
Râzı tarafından 5/21/2010 5:14:36 AM zamanında düzenlenmiştir.
canan hanım uzun süredir siteye girme fırsatı bulamıyorum.bu güzel şiirinizi görmek ve okumak çok hoştu emeği ve kurdeleli böceğinizi kutlar başarılarınızın devamını dilerim hoşçakalın
İhaneti sürünmüş bedenine bir adam Sabaha karşı arşınlıyordu yine inini Nefesinde alkol Üzerinde ucuz parfüm kokusu Sessizliğin hâkimiyetinde Takıp maskesini Yine sualsiz Kucaklayarak doğan yeni günü Geceden kalan nefesini Üfleyip ‘’helaline’’ Bedenini aklayacaktı belkide Elinin kiriydi Yıkar Kalmazdı izi(!) Saatler beş geçiyordu ihaneti…
Ve yine kadındı kahpe *
merhaba usta harika bir şiirdi güne yakışan. şiirle dolu yüreğiniz hiç yaya kalmasın. aşkla kalın
güzel bir şiir ve mükemmel bir yorum,tam puan benden,tebrikler Uzatmalarıydı yaşanan hayatın Debisine inerken Kaç dalga kırılıyordu üstümde kim bilir Saatlere bir kala durdu deli rüzgâr…'güzeldi.
Lal olmuş diliyle kadın Aforoz etmişti çoktan ruhunu anaforlara Anka’nın kanadından dinliyordu masalları Uygulamadan intifa hakkını Saati durmuştu bir kala deli rüzgâra Zamansızdı…
Gerek içerik bakımından gerek duyguların akışı bakımından mükemmel bir serbest şiirdi. Tekrar tekrar okunasıydı. Çok beğendim.Duygulu sesinizle yorum da çok etkili olmuş. Kutluyorum.selam sevgiler.
İhaneti sürünmüş bedenine bir adam Sabaha karşı arşınlıyordu yine inini Nefesinde alkol Üzerinde ucuz parfüm kokusu Sessizliğin hâkimiyetinde Takıp maskesini Yine sualsiz Kucaklayarak doğan yeni günü Geceden kalan nefesini Üfleyip ‘’helaline’’ Bedenini aklayacaktı belkide Elinin kiriydi Yıkar Kalmazdı izi(!) Saatler beş geçiyordu ihaneti…
OLDUKÇA ANLAMLI MANALI GÜZEL BİR ŞİİR KALEMİMİNE YÜREĞİNE SAĞLIK.TEBRİK EDİYORUM.
Ademin yediği yasak meyveden günümüze kadar tüm günahlar kadının omzuna yüklenir ne yazık ki. Derin bir yaraya dokunmuş şiir ve ne çok acıttı canımı...
Geceden karaydı asi rengi Bedir olup saçamadan ömre ışığını, söndü Uzatmalarıydı yaşanan hayatın Debisine inerken Kaç dalga kırılıyordu üstümde kim bilir Saatlere bir kala durdu deli rüzgâr…
Kaleminize sağlık.Yüreğiniz ve emeğiniz şiir için hep çarpsın. Saygıyla ve sevgiyle kalın...
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.