Hiçbir önerme çıkmaz bu öyküden
Nihavent mırıldanır telimde
Mezesi ezeldir bol sarımsaklı
Güftesi benden
Bestesi yapılmamış…

Yap ortaya bir karışık ustabaşı…
Bol dirimli,
Tuzu kararında konsun
Sevmem eklemeyi sonradan…

Elit nameler bekleme bugün
Sürüneceğim yerlerde
Küfürler diz boyu
Söveceğim ana avrat…

Yakışmaz diyeceksin sana

Yakışır
Yakışır be ustam
Güzele ne olsa yakışır
Bu da yakışır be usta…

Taşımak değil mi önemli olan
İğreti durmaz ki
Usumun derininden inerken yüreğimdeki şeffaflık…


’Elimden iyi çıkar meze
Ustam sende bir dene
Pilakiye cacık yakışmaz
Amma
İyi gider yanında kaşarlı köfte’


Sipariş edilir yemekler, karın ağrısı börekler...

Elim açıktır
Ama harcamam dostlukları
Bozuk para gibi

Hey garson!
Bu sofrada hesaplar benden
Mideme zehir zıkkım olsa da giren,
Yıldızlar kümelendiğinde
Saklanmaz gecenin rengi
Güneşin karartmayacağı gibi günü…


Yağlar vıcık vıcık
Akıyor yüzlerden,
Ah be usta ah be,
Az kataydın ya yağı be
Doymamış yağ oranı fazla
İyi usta,
Doyurana kadar bula yağa…
Sizdeki doymamış,
Bendeki doymuş ...

O yüzden hazımsızlık
Kalp çarpıntısı
Yüksek tansiyon
Şeker

Şimdi yoğun bakımdayım,

Allaha emanet, canda size selamet...


’Çok söylendim usta
çoook
Sen ağzıma ot tıka
Bilirim
Çizmeyi aşanların bakarlar icabına… ’




Canan Korkmaz


(Şiirde tırnak içindeki dizeler Ebru Nil Us ’a aittir)