BALONLAR VE KUŞLAR
/dışarıda bahar kokusu ve tariflere sığmaz bir çingene coşkusu/
ardında antreden gelen ışık saklı kapı önünde, o karanlık koridorlarda korku dehlizimi aşmaya çalışırken dar kulaçlarımla, derin anaforlarda dışarıda bahar kokusu ve bir çingene coşkusu ki, sığmazmış tariflere varsın tarifsiz kalsın, bana ne…. ben sadece, bir çocuğun elindeki uçan balonların üstüne çöp insanlarla çizilmiş, mutluluk resmi olmak istiyorum o balonların ipleri, öyle sarılmış olsun ki çocuğun bileğine ben de işte öyle, yaşama ağaç gibi, kökünden sarılmak istiyorum. ben ölü mevsimlerin kuşlarını, kendi küllerine bırakarak beklemeden uçmak yeniden doğumları, kanatlarımı açarak öyküsü akan sulara yazılmış sevdalara, kuşbakışı bakarak sevdiğim şehirlerden geçen nehirlere, içimden ağlamak istiyorum. (bütün idam mangaları kurşuna dizmek için değil mi, balonları ve kuşları) * * * /dışarıda kar soğuğu ve geceye dair anlatılamaz ıssızlık korkusu/ ince duman bile tütmez ki bacadan, tırmanıp buz tutan ellerini ısıtsan çoktan buzla kaplanmıştır ekmek kırıntıları, aç çocuklardan arta kalan anlatılamaz kar soğuğu ve öyle bir ıssızlık korkusu, varmış ki gecede varsın gündüzde de olsun, sana ne…. ben biten baharları, tornistan ederek zaman pervanesiyle yüreğinin sönen ateşinde, kıvılcım olup parlatmak istiyorum buz tutmuş kırıntılar, öyle renkler vermeli ki yeryüzümüze bir ağaç gölgesinde seninle, işte o renklere, boyanmak istiyorum. ben yelkeninde en güzel şiirler yazılı, kağıttan kayık olarak denizlere doğru esen rüzgarda, saçların gibi dalgalanarak çifte küreklerden birine senin, ötekine benim adımı yazarak kuş kafesine saklanmış balon içinde, seninle kaybolmak istiyorum. (bir silah patlarsa infazın hemen öncesi, firari sayılır mı, balonlar ve kuşlar) Cevat Çeştepe |
denizlere doğru esen rüzgarda, saçların gibi dalgalanarak
çifte küreklerden birine senin, ötekine benim adımı yazarak
kuş kafesine saklanmış balon içinde, seninle kaybolmak istiyorum.
Farklı bir lezzetle okunan enfes şiire tebriklerimle.