2
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1207
Okunma
kör bir kuyudan gelen sesim ben
kulağımda hergün bir aç çocuk çığlığı
topladığım elmasla ekmek alabilir miyim
ya da ilaç
şu ciğerimdeki amansız pnömokonyoz için
gümüşte
demirde
kömürde
kalayda
kurşunda benim adım
benim çilemdir dar avlulu metruk evlerde haykıran
kırkbirbin yüzellisekiz acı
içtiğim suda bir keskin zehir uyuşukluğu
güncesi hergün tutulan bir korku yudumladığım ekmekte
bir ulaşılmaz sızı taşıyım güneşi göremeyen
şimdi hergün girdiğim çukur kadar karanlık bir yerdeyim
birbiri ardına dizilmiş ıslak tahtaların dibinde
oysaki titreyen dudaklarda dua bendim bir zamanlar
kursağı boş bakışların esmer yüzlü umudu
bugün öğrendim bültenden
3000 kişi daha istiyorlarmış bizden
kazma kürek tutmayı bilen
sevdalı ve aydınlık bir günün merdiveninden
madene inen
KIRKBİRBİN YÜZELLİSEKİZ ARTI ÜÇBİN EKSİ ONÜÇ ölü
yitirilen bir ıslık gibi uzaklaşan
yürek burkan patlamaların utanç ülkesinden
SARP ÖZDEMİR
5.0
100% (2)