BENİ EN ÇOK SEN AĞLATIRSINAltından tren geçen köprü Beni en çok sen ağlatırsın. İşte bu yüzdendir ayıramayışım Ne sevenden sevgiyi, ne sevilenden Üzerinden binlerce yaşamın geçtiği Gün, gece oluyor şakaklarında. Sefil akşamlar doğuyor, tenin vahşi kan Başında ölüm yarışları, ürperiyorum. Bütün geceleri yok sayıp, ayrılıkları atlayıp Acılarla ilikliyorum düğmesini yolculukların Hüzün döşeli kıyılarına yaslanıp ilmek ilmek Dağları unutacağım diyorum, taşları. Yaşanmış, yaşanmamış bütün aşkları Ve çocukluğumun sokağını da Kaç yürek susturuldu teninde kaç yürek? Bakışlarından ürperip gizlenerek Ter kokulu odunların ağıtlarıyla ağırlanıp, Kaç yolcu uğurlandı bu sabah Basarak ıslak taşlarına karanlık düşlerinin Neredeyse rekorlar kitabına yazılacak. Hızlı trenlerin hüzün yüklü alaycılığı Giderek büyüyecek kanatları meleklerin. Biliyorum, sen hep acı çekeceksin. Hep uzaklara akacak gözyaşların. Çünkü ellerin boğuluyor suya, tutuklusun. Hep aynı tempo içinde, kendi ekseninde dünya Dönüp dolaşacak hiç sızlanmadan, yorulmaksızın Nice türküler yazılacak adına, nice destanlar. Adına şiirler, adına korkular yazılacak. Ama en çok, sen ağlatacaksın beni Altından tren geçen köprü Yalnızca sen… Sen ağlatacaksın beni. |
Basarak ıslak taşlarına karanlık düşlerinin
Trenler ve ardından sallanan eller...
Kimi gider döner, kimi de dönmez ve beklenir yıllarca...
Sevgiler