ŞEHRİN YABANCISIMaverayı yol edip gidişinden sonra Ben yalnız seyyahıyım vahasız çölün Kül rengi akşamlarında Eylül’ün Saat ayrılıkta dururken Ucu yanmış mektuplar arasında Kurutulmuş, unutulmuş gülleri Ardın sıra sarhoş rüzgâra savururken Bir bakışımla kıvılcımsız yansın bu şehir Ben bu şehrin yabancısıydım Yalnız seni bilirdim Gittin delirdim Maverayı yol edip gidişinden sonra Hepsini sildim adına çıkan imlerin Kapılıp anaforlarına vehimlerin Her şişede yudumlarken acıyı Dur be saki Ne kadar dolarsa dolsun kadeh Unutturmaz sinemi delen sancıyı Gayrı gidişinle kedere kansın bu şehir Ben bu şehrin yabancısıydım Yalnız seni bilirdim Gittin delirdim Maverayı yol edip gidişinden sonra Kederler unutturdu umduğum visali Bu elem oturmasaydı böğrüme taş misali Şarkılar isminle bulacaktı ahenk Cemreler düşecekti baharıma Bilsen adına ne şiirler yazacaktım Şimdi yakıp tüm ışıklarını renk renk Hüznümü çıkmaz sokaklara bansın bu şehir Ben bu şehrin yabancısıydım Yalnız seni bilirdim Gittin delirdim Muhammed Mehmet GÜL |
Maverayı yol edip gidişinden sonra
Kederler unutturdu umduğum visali
bazen unutulması gerekeni unutulan unutturur...
belki de yaşama kafa tututşun en beklirgin masumluğudur bu kıpırtı...
tebrikler...