Kırık Tınılar...
Paslanmış türkülere yoldaş sabahlar
Ve zulamda sazımdan kırık tınılar... Yüksek tepelere tırmanan sözlerin ardından Bayatlamış bakışların hesabı çekilecek kırbaca Yokluğuna inat canı acıyacak yalın ayak sözcüklerin Ve gün batımı kızıllığının işvesinde Gebe kalacak yaşam doğru bildiğine... Elini eteğini çekecek gün geceden Ve bekleyecek sabırla tespihe dizilmiş umutlarını Göğsünde yırtılacak çığlığının sesi Usanmadan bıkmadan Yalana aldanmadan geçecek Sömürülmüş duyguların kucağından... Astarsız bir geceyi röntgenliyor güneş Ve yakıyor elleri hoyrat oynaşmaları... Usturasız yalnızlıkların dibinde biter aşk Çiçekler dilsiz kalır Adını andıkça kıyılara özlem Gözlere yaşlar oturur sorgusuzca... Kaç yağmur yedim ben senin üstüne İntihara meyilli kaç yıldızı kaydırdım saçlarıma... Sessiz sedasız yaş(l)andı yıllar Ve ardında ki sahipsiz yarınlar... Şimdi utangaç bakışlarda saklı masumiyet Aşk sana bile bile teslimiyet... Açmak bilmeyen aşka esir kalarak Günah dolu şarkılarda sen sadece nakarat... Songül Karadağ Taştan |
harika anlatım
sağlıcakla kalın