O, İNSAN, SÖZ, HİKMET-(II)
Yaratıldı âlemler, aşkınla yaratıldı
Ne mutlu seni gören o gözlere ne mutlu. Mahşerde sancağının sığınıp gölgesine Kutlu bir yolcu olsak, öylesine kutlu… ……….Ne de güzel olurdu köprüden rahat geçmek ……….Susayınca avcundan zemzem suyunu içmek, ……….Vuslatın tırpanıyla zalim gurbeti biçmek ……….Bize huzur verirdi, olurduk umutlu… Karanice gözüm var, o güzelim hırkanda, Sana âşık milyonlar duruyor bak arkanda, Bastığın yerden çıkan sular göğe çıkanda Salkım saçak gezer, gök yüzünde bulutlu… ……….Diyorsun ki bizlere “Alemlere rahmetim, ……….Muhammed ül Emin’im, hem Mustafa, Ahmet’im ……….Sevdim, ben sizi sevdim, boşa gönderilmedim ……….Hudutsuz sevdayız, kim demiş ki hudutlu? * Diyordun ki : “Sözün en hayırlısı, kısa özlü olandır.” * Dili hapset şu dili ağızdaki zindana ! Dudak fermuarın bozulmasın dikkat et ! Tutmuyorsa f(i)renler, çekil kenara park et ! * Güneş portakalını semadan ….Koparıp da verseler; ……Deseler : Bu senindir. …….Bil ki bu köhne dünya ……..Dipten bucağa fânidir. ………Geleceğe izin olsun Gül iklimine yürü, seni bekler yelkovan “Hidayet kevseri taşsın avuçlarından Ve Başka avuçları doldursun” ……Tebessüm et, ettir, ……..Gülümse, gülümsettir ………..Saatlere bakmaya yüzün olsun… Yüzün olsun en çılgın aynalarda Gözün olsun karınca ayaklarında Bal yapan arıların kovanlarında Unutma balözün olsun… ….Bölünme fırka fırka ……Bir bölen asla olma ……..Bütünleştir sevgileri ırmak eyle ………Yıkansın kirliler çağıldayan suyunda… * Ezanları taşıyan Elektron olsam Bayram ederdi bayram İçimle dışım. ……Görürdün sende beni …………….Can arkadaşım.. …………………Dönerdi ilk bahara ……………………Şu karlı kışım ……………………..Nasıl da değişirdi ……………………….Nasıl, …………………………….Bakışım? …………………………….Duruşum ………………………………Gülüşüm… Aşkımın türküsünü söyler hep; Günde beş kez çağıl çağıl akarak Sonsuzluğun koynunda Kıvranıp bükülüşüm… Alnımdaki pırıltı senden Topuğumdan çıkan ses Parmaklarımın çizdiği atomlar Gül kokar seni düşündüğümde Getirir, seni bana getirir Diz çöküşüm, Yüz sürüşüm… Mustafa CEYLAN ---------------------------------------------------------------- HADİS-İ ŞERİFLER : 12-“Beni Gören, yahut beni göreni görmüş olanı gören, bahtiyardır.” 13-“Saadet o kimseye ki beni gördü ve iman etti; yedi kere saadet o kimseye ki beni görmeksizin iman etti.” 14-“Ben lânet etmek, insanları ilâhî rahmetten uzaklaştırmak için gönderilmedim; ancak âlemlere rahmet olmak için gönderildim.” 15-“Sünnetimden kırk hadisi muhafaza edip de ümmetime bildiren, ceza günü şefaatime erer.” 16-“Kelâmda az ve öz söylemekle emrolundum; zira sözün hayırlısı kısa ve özlü olanıdır. 17-“Allah’ın senin elinden birine iman ve hidayet eriştirmesi, güneşin doğup battığı yerlere sahip olmandan daha hayırlıdır.” 18-Âlemde hiçbir şey yoktur ki, Allah’a insanoğlundan ziyade itaat halinde olmasın!” 19-“Bana ne oldu ki, sizi fırka fırka görüyorum.” 20-Beş vakit namaz, insanın kapısı önünden akan ve günde beş kere içine dalınıp yıkanılan nehir gibidir; günde beş defa yıkanan insanın yüzünde kirden ve pislikten ne kalabilir?” ------------------------ TARZ:GÜLCE-Bahçe HADİSLERDE KAYNAK:NUR HARMANI(Necip Fazıl Kısakürek) |
Kisaca diyorum ki hocam, Allah razi olsun!
"...Beş vakit namaz, insanın kapısı önünden akan ve günde beş kere içine dalınıp yıkanılan nehir gibidir; günde beş defa yıkanan insanın yüzünde kirden ve pislikten ne kalabilir?”
Bizi aydinlatan nuru yazan elleriniz dert görmesin.
saygilarimla