SAHİPSİZ SEVDALARSevmek ve hoş görmek Sebep ve sonuç neticesinde Ekşimeden mayalanmak gibi tıpkı boza tadında bir şey Eğer sevmek, Yüreğindeki bilinmezlere Mersiye döşemek ise nedensizce Bağlanmaktır gönül bağıyla kendi içine. Bir gün gelip bozulunca kalbe giden tüm yollar Kalınca çöl ortasında susuz ve perişan Kuruyan dudaklara bir damla su yerine Sürülür ise en keskin bıçaklar Kendi içindeki senle vedalaşabilmektir Hoş görmek. Sevda yürekte can pazarıdır Gözler kör, kulaklar sağırdır Paranın hükmü bedenden ağır Can alınır can satılır. Bu meydan er meydanıdır Meydan er bekler, er ise meydan Hele bir de kükremeye görsün içindeki şeytan Bir ışık yakar ki yeri göğü yaratan İşte o zaman Mertlik demir bir leblebidir aşk olsun yutana Bükülmez bilek ister,deli bir cesaret,mangal gibi bir yürek ister Adamlık yakışır artık meydandaki adam olan adama Şeref madalyasıdır yüreğine damga diye vurulan. Bu gün kötüyüm ! Sancısız doğumlarla üvey sevdaları düşük yapıyor bedenim Kan içindeyim ! Şimdi, Ne şairin şiiri umrum da Ne de Bin telden müzik çalan çingenelerin raksı aklımda Boş vermişim, Ey, geceden sonra gündüz umuduyla yatılan, Gündüzün kadrini bilmeyen düşlerim... Ey, her bıçak kesiğinden sonra yeniden atılan dikişlerim Kapılarım artık size kapalı. Serpilip boy verseniz de, cihana civan olsanız da Güdümlü düşüncelerin öldürücü darbesi altında Şafak sökmeden, Perde çekme sırrını saklayamaz ise gönlüm Varsın, Sevmenin suçu namerlik olsun kulaklarda Varsın, Madde hükmüyle infaz edilsin söz ile kelam Umurumda bile değil İsterse özünü yitirsin ateşten sonra kalan köz Neye yarar, Aroması bozulmuş bir şerbet gibi Garip bir tat olarak kaldın artık sen dudaklarımda. Her seni hatırlayışım da İçi kurumuş, kof yüreğindeki yarasa bakışlarla Arsız sokak kadınlarının ağzında çürümüş bir sakıza dönen Hepsi senin olan ama sahipsiz kalan Sevdaların bir bir gelecek aklıma. Hande |