ÜÇ E L M A
güz mevsimi artık
yapacak çok iş var toparlanmalı yamalı bohçayı açmalı önce itip tıkıştırdığım ne varsa bırakmalı ortalığa yeri geldiğinde beni bulacaktır nasıl olsa yaz kırıntılarını toplamalı kıyılardan ne kalmışsa artık sonra hayal penceresini açıp sandığıma sığacak kadar, ne varsa çekip almalı toprağı temizlemekten başlamalı işe ilk yeşerecekler için taze sevinçler gerek karanlığı yaratan yabanıl duyguları kazıyıp yaşayıp yaşayamadığım ne varsa batıp gitmesini istediğim, su yüzüne çıkanı alıp ellerime yüzleşmeli hepsinle bağışlamalıyım kendimi bunun için yeniden gülüşlerimi kondurmalıyım dudaklarıma küçük bir sudan sönmeyecek büyük bir ateşi yakmalıyım notadan eksiği kalmamalı şarkılarımın ben taşımalıyım geceme yıldızları istemezken yalnızlığı ıssızlığı sarsmalı bakışlarım varsın gerçekleşmesin düşlerimle de mutlu olmalıyım doyumsuz sevmeliyim yaşamı bu mevsimde kıyısından bakarken uçuruma hep temkinli bağları gevşetmemeliyim herkes alabildiğini alır, verebildiği gibi yaşamın keyfi “sessizliğin musikisinde” bile bir ses vermeli yaşamak oyununun kuralı böyle kapa gözlerini kalbim dünyanın çirkefliğini görme gökten üç elma düştü şimdi biri alana, biri verene, biri de yağma bilmem denk düşer mi sana! Hâdiye Kaptan c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir. |
güz mevsimi artık
yapacak çok iş var toparlanmalı
yamalı bohçayı açmalı önce
itip tıkıştırdığım ne varsa bırakmalı ortalığa
yeri geldiğinde beni bulacaktır nasıl olsa
tebrik ederim kaleminizi dost