SERZENİŞ
Gözüme bağ edip derin uykuyu,
Yalancı şafakla bizi eğleme. Cehennem narıyla verip korkuyu, Mukaddes azapla bizi eğleme. Dünyaya getirdin iradem dışı, Al üstümden yükü alda sen taşı, Mademki elinde en sonun başı, Hesapla kitapla bizi eğleme. Huzurla ulaşmak varken atiye, Sahneyi hayatta bu oyun niye? Verdiğim her zahmet rahmettir diye, Tekmeyle tokatla bizi eğleme. Biz ne yaparız ki nedir bu şikâyet? Yed-i kudretinde her şey nihayet, Kaldır şakiliği ver de hidayet, Yıllanmış bayatla bizi eğleme. Yorgun ayaklara pranga takıp, Şeytan ordusuyla yarışa katıp, Bir dağdan fırlatıp birine atıp, Fırsatsız fırsatla bizi eğleme. Bunca eza cefa zulmün revamı? Derde dert katıyor dünün devamı, Gönül bahçesinden kesip selamı, Verimsiz hasatla bizi eğleme. Nice belaları verdin art arda, Mihnete düşürüp bıraktın darda, Kâinat dolusu hazinen varda, Kırkta bir zekâtla bizi eğleme. Gönül gözlerine perdeler gerip, Önüme yalancı cennetler serip, Düşmanın eline silahlar verip, Fitneyle fesatla bizi eğleme. Hakikatin sarsın cümle hayali, Celalin içinde buldur cemali, Fani varlığımdan kaldır zevali, Üç günlük hayatla bizi eğleme. Yaralıyı geçir yardan, yaradan, Zatımı Zatına döndür buradan, Salat-ı daimi ver ey yaratan, Günde kırk rekâtla bizi eğleme. 14.07.2000………..Mustafa YARALI |
Zatımı Zatına döndür buradan,
Salat-ı daimi ver ey yaratan,
Günde kırk rekâtla bizi eğleme.
tekke tasavvuf şiirindeki şathiyelere çok güzel bir örnek olmuş.
tebriklerimi selam ve saygılarımı sunuyorum.