Dinle ey yâr dinle ki, hâlis olsun meramı Aç karnına bir koçu, dokuz cağa aş ettim. Saldım söze kanımı, tuza bandım yaramı Gündönümü şaşanı bin sürüye baş ettim. Yazık kere yazık ki, ol ömrümü pûş ettim!
Haramîye dert oldu, burç tuttuğum kaleler Soldu bir bir şevkinden dolun ardı hâleler. Kırdan kıra rengârenk menekşeler, laleler Bağışlayan toprağı, bağban hasmı taş ettim. Yazık kere yazık ki, ol ömrümü pûş ettim!
Yarına mey doldurdum, kızılca tan yerine İndi hançer burgusu sızım sızım derine... Kara kuzgun yöresi, dağ sırtlayan erine Kırk kocalı Hürmüz’ü, kırkbirinci eş ettim. Yazık kere yazık ki, ol ömrümü pûş ettim!
Bir volkanı pusturdum, hazan ağan küllerden Kor nefsimi körledim, kan kırmızıgüllerden. Doludizgin geçerken, suya hasret çöllerden Kervan boyu deveyi, kum altında kuş ettim. Yazık kere yazık ki, ol ömrümü pûş ettim!
Kurtbala’dan söz aldın, gayrı gitmez ağrına Hasbıhâlde mısralar, hoş sohbetler bağrına Şol kâbuslar yas tutsun, uyduğumda çağrına İki gözüm bağladım, günü gece düş ettim. Yazık kere yazık ki, ol ömrümü pûş ettim!
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazık Kere Yazık Ki Ol Ömrümü Pûş Ettim şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Yazık Kere Yazık Ki Ol Ömrümü Pûş Ettim şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Dinle ey yâr dinle ki, hâlis olsun meramı Aç karnına bir koçu, dokuz cağa aş ettim. Saldım söze kanımı, tuza bandım yaramı Gündönümü şaşanı bin sürüye baş ettim. Yazık kere yazık ki, ol ömrümü pûş ettim!
Haramîye dert oldu, burç tuttuğum kaleler Soldu bir bir şevkinden dolun ardı hâleler. Kırdan kıra rengârenk menekşeler, laleler Bağışlayan toprağı, bağban hasmı taş ettim. Yazık kere yazık ki, ol ömrümü pûş ettim!
Yarına mey doldurdum, kızılca tan yerine İndi hançer burgusu sızım sızım derine... Kara kuzgun yöresi, dağ sırtlayan erine Kırk kocalı Hürmüz’ü, kırkbirinci eş ettim. Yazık kere yazık ki, ol ömrümü pûş ettim!
Bir volkanı pusturdum, hazan ağan küllerden Kor nefsimi körledim, kan kırmızı güllerden. Doludizgin geçerken, suya hasret çöllerden Kervan boyu deveyi, kum altında kuş ettim. Yazık kere yazık ki, ol ömrümü pûş ettim!
Kurtbala’dan söz aldın, gayrı gitmez ağrına Hasbıhâlde mısralar, hoş sohbetler bağrına Şol kâbuslar yas tutsun, uyduğumda çağrına İki gözüm bağladım, günü gece düş ettim. Yazık kere yazık ki, ol ömrümü pûş ettim!
Tebrikler üğstadım çok mükemmeldi dizeleriniz.Kaleminiz daim olsun.Sevgi ve muhabbetle...
Bu şiiriniz elbette aruz değil lakin aruz şiirinde yakaladığım ahengi bu şiirde de yakaladım okurken.Güzel bir iç muhasebeydi.Hece şiirinde örnek kalemlerden birisiniz.Sitedeki eserlerinizi okuyorum.Hepsi birbirinden güzel.Yolunuz açık olsun.Saygılarımla...
Dinle ey yâr dinle ki, hâlis olsun meramı Aç karnına bir koçu, dokuz cağa aş ettim. Saldım söze kanımı, tuza bandım yaramı Gündönümü şaşanı bin sürüye baş ettim. Yazık kere yazık ki, ol ömrümü pûş ettim!
Haramîye dert oldu, burç tuttuğum kaleler Soldu bir bir şevkinden dolun ardı hâleler. Kırdan kıra rengârenk menekşeler, laleler Bağışlayan toprağı, bağban hasmı taş ettim. Yazık kere yazık ki, ol ömrümü pûş ettim!
Bir volkanı pusturdum, hazan ağan küllerden Kor nefsimi körledim, kan kırmızı güllerden. Doludizgin geçerken, suya hasret çöllerden Kervan boyu deveyi, kum altında kuş ettim. Yazık kere yazık ki, ol ömrümü pûş ettim!
güçlü bir kalem güzel bir şiir kutlarım...saygılar..
Bilmiyorum Hakanım, senin bu siteye üyeliğin ayrıcalıklı mı, gerçi kaliteli kalemin ve inanclı kalbinle her türlü imtiyazı da hakk ediyorsun da, seni bazan bu sitede aradığımda bulamıyorum. Şu an ise "şu an aktiv üyeler" listesinde adını görünce tıkladım, gerisi malum. Şiir zevkine bu şiirle başladım. Allah yoldaşın olsun.
Tam siteden çıkmıştım ki şiirini gördüm ve geri geldim...
Usta kalemin şiirini okumadan gidemezdim...
Şiirin dizeleri arasında pişmanlığı okudum... ve dahasını Ve sonra da o güzel türkünün sözlerini...
Hem şad olmak hem de püş olmak... ^püş" sözcüğünün anlamanı bilmediğim için... yazık kere yazık... cümlesinden yola çıkarak pişmanlığı düşündüm... Hem sevgi hem de yergiydi şiir... ben öyle anladım....
.. evet, pûş etmek; Farsça'dır. Örtme, sırretme anlamı taşımaktadır. Türkmen Ağzı'nda yoymak, berbat etmek anlamında kullanımaktadır, pişmanlığı ifâde eder.
Bir volkanı pusturdum, hazan ağan küllerden Kor nefsimi körledim, kan kırmızı güllerden. Doludizgin geçerken, suya hasret çöllerden Kervan boyu deveyi, kum altında kuş ettim. Yazık kere yazık ki, ol ömrümü pûş ettim!
Harika... kalemin daim olsun, saygı ve selamlar...
Yürekten tebrikler var olun.