Ve gök yürür üstüme, alnım dağ yamaçları; Yağmur tutan kayalar, kam ateşlerine ram... Göğsümü kamçılarken bozkırın boz saçları, Bir çeri edâsıyla kurtlar kuşlar atlanır. En kâdim cevşenimi doludizgin kuşansam; Şâyet adını ansam, yer ve gök pusatlanır.
Düşerim ve kalkarım, dizlerim kandil kandil; En sâbık hûruçlarda, od yağar toprağıma... Tuğumun saçağına bağladığım her menzil, Kokuna yaslanınca âniden kanatlanır. Sarılsam kılıncıma, yayıma, mızrağıma; Adını ansam şâyet, yer ve gök pusatlanır.
Dolarım dizgin dizgin, gem ezdiren yeminde; Esrik afşar inadım, şahdamarımda ergin... Hangi gece renginde, hangi cengin ceminde Gökçe kızlar, şîr erler, vâkitli muratlanır? Yere diz vurup dursam, boylu boyunca sergin; Ansam şâyet adını, yer ve gök pusatlanır.
Yaylak avuçlarımda tavafın akça telek; Her göçün tamtamları, hazırlar eyerimi. Salınsam koyaklara, ansızın yel-yepelek Bulut hâzan üstüne öbek öbek katlanır. Nedir nicedir bilmem nâzarında yerimi; Adını şâyet ansam, yer ve gök pusatlanır.
Zırhım yedi kat boğum, bir bıldırcın koruğu; Âşk, çalı gölgesinde kınaya durmuş palaz... Besmeleme bürünsem, yüce dağlar doruğu, Yazı-yaban ve düzlük nârıma heyhâtlanır. Mirasyedi değilim, nasırlarım al alaz; Şâyet ansam adını, yer ve gök pusatlanır.
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Ansam Şâyet Adını şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Ansam Şâyet Adını şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Her zamanki gibi yine güzel bir şiirini okudum sevgili kardeşim. O kadar başarılı tasvirlerin var ki, her kıtası ayrı güzel olmuş. Ahmet Şafak'ın bestelediği ve son çıkan albümüne koyduğu "Memleket Delisi" şiirin de öyleydi. Çok güzeldi ve şiir bölümünde tüylerim diken diken olmuştu. Büyük emeklerin için seni kutluyor ve bu güzel şiirlerin, duyguların, tasvirlerin için de çok teşekkür ediyorum. Çok daha güzel yerlere geleceğine yürekten inanıyorum.. Selam ve dua ile...
Ve gök yürür üstüme, alnım dağ yamaçları; Yağmur tutan kayalar, kam ateşlerine ram... Göğsümü kamçılarken bozkırın boz saçları, Bir çeri edâsıyla kurtlar kuşlar atlanır. En kâdim cevşenimi doludizgin kuşansam; Şâyet adını ansam, yer ve gök pusatlanır.
Düşerim ve kalkarım, dizlerim kandil kandil; En sâbık hûruçlarda, od yağar toprağıma... Tuğumun saçağına bağladığım her menzil, Kokuna yaslanınca âniden kanatlanır. Sarılsam kılıncıma, yayıma, mızrağıma; Adını ansam şâyet, yer ve gök pusatlanır.
Dolarım dizgin dizgin, gem ezdiren yeminde; Esrik afşar inadım, şahdamarımda ergin... Hangi gece renginde, hangi cengin ceminde Gökçe kızlar, şîr erler, vâkitli muratlanır? Yere diz vurup dursam, boylu boyunca sergin; Ansam şâyet adını, yer ve gök pusatlanır.
Yaylak avuçlarımda tavafın akça telek; Her göçün tamtamları, hazırlar eyerimi. Salınsam koyaklara, ansızın yel-yepelek Bulut hâzan üstüne öbek öbek katlanır. Nedir nicedir bilmem nâzarında yerimi; Adını şâyet ansam, yer ve gök pusatlanır.
Zırhım yedi kat boğum, bir bıldırcın koruğu; Âşk, çalı gölgesinde kınaya durmuş palaz... Besmeleme bürünsem, yüce dağlar doruğu, Yazı-yaban ve düzlük nârıma heyhâtlanır. Mirasyedi değilim, nasırlarım al alaz; Şâyet ansam adını, yer ve gök pusatlanır.
1 Ekim 2011 / Gaziantep
Hakan İlhan Kurt.
Emek çekilerek yazılmış, güzel dizelerdi, şairini kutluyorum.Yunus diyarından selamlar.
Zırhım yedi kat boğum, bir bıldırcın koruğu; Âşk, çalı gölgesinde kınaya durmuş palaz... Besmeleme bürünsem, yüce dağlar doruğu, Yazı-yaban ve düzlük nârıma heyhâtlanır. Mirasyedi değilim, nasırlarım al alaz; Şâyet ansam adını, yer ve gök pusatlanır.
değişik bir tarz özel duygular ve imgeler yerli yerinde bravo kutlar sevgiler sunarım...
Sevgilerimle...