sus payızaman hissizleşen titreyişlerini kime emanet edecek sesin harabelere gömülürken ve kamış, sürüklenirken kağıdın üzerinde inadına yazmıyor /inadına/ bu bir bitmeyecek sürgün kıyamete dek ipeğe dokunmuş bir kere mürekkep alnından akan siyah teri kime emanet edecek? alnından ter ne renk akar? kelimesizliğimizin uçsuzlaşan kuyuları arasından bir ses şimdi eştir sessizliğe her şiir kör dilencilerin kara ellerine çocuklar masumiyet bırakır devşirirler bahar yağmurlarından serinliği kolay mıdır öylece bakakalmak bir çiçeğe uzun geceler? ../ parmaklarımızda günün yorgunluğu bu eve dönüş işkencesinin bedelini kim ödeyecek? sallantılı saatlerin sonunda... kimseler bilmesin kimseler dokunmasın masallarımıza bunca çarpıntı sonunda... bu bir dehliz unutulagelmiş kim bilir ne vakitten susuzluğuna öfkeli bir yaz serilmiş sessiz |
Çokça soru olması şiiri, şairi yalnız olmaktan çıkarmış.
Biliyoruz iki taraf var, arada uçsuz bucaksız sessizlik...
Tebrikler.