Şimdi sana verebileceğim tek şey sahipsiz mektuplarımdır Tek tek toplayarak gönül bahçemden kelimeleri sana sunduklarımdır
Ne kadar zormuş anlatmak Meğer sen konuştuğunda kolaya kaçıyormuş kader Şimdi lâl "nefes kapılarım" Ve sarmıyor kollar gidince Kendi gövdem kadar doluyor kollarım...
Sen bilmezsin Canını aldığım her sigara Mısralarımın habercisidir Ve şiirler sana adanmıştır Tutulan bir dilek gibi Sana susamıştır düşlerim...
Eskiz bir çalışmada hayat bulan yüzün, Kabataslak kurduğum hayaller, Anılardan kovarcasına ilk bakışmamızı Ayak basılmamış bir ütopyada esir kılmıştır...
Sana doymak için yatılan uyku Ve yoluma yön veren yastığım Bir rüyada kavuşma ihtimalim gerçekliğine Bâd-ı rüzgârın gönülden esmesine bağlıdır...
Su üstünde yürüyen hafif mutluluğum Vicdanın kor rengi ağırlığına yenik düşüyor Kâh gülüp Bin ağlıyorum Sana varan yolda Günahlarımı acılarla buduyorum...
Aynadaki yansıma şimdi buruk Gamzelerimi serinleten Yakut parlaklığında tükettiğim yaşlar Karanlığın çehresinde hayali ışıkların kırılmasıyla süslüyor odamı Yalnızlık alacalanıyor Renkler kendinden geçip Adının gölgesinde soluyor...
Sensizliğin sokağında Unuttuğum bir kaç anım var cebimde Yanındayken anmadığım yalnızlığa inat Yüzümde senden izler Ellerimde elin yerine hiçliğin var
Son karar gözlerinindir Süzerek dağ rengi bakışlarımı Yüreğinin deryasında can mı versin ümidim Bedenim kollarına mı kıvrılsın
Sevgilim ;
Seni sensizliğinle büyütüyor kadın yapıyorum Dün tanıdığım o küçük kızı Bugün şu yaralı yüreğin tahtına oturtuyorum Sallanmaya razıdır urganda sevgim Yeter ki son sözünü dudaklarım hissetsin...
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Kırık... şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Kırık... şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Birilerinin gitmesiyle dizi çökenlere benzemesin ufku onun. Büyüklerineden ne öğrenmiş ise hakkını versin ama bunu kendi istesin. Öğreti diye değil. Nasıl bakılmalı diye ayna karşısında çürütülen başı eğik sevgiye gebe insana acımamak mümkün mü... Dilleri tutulmuş yüreği savrulmuş belki bulutların seyrinde nefeslerini unutmuşa haksızlığı olmaz mı kainatın. Ona ağlaşırken çocuk yüzlü defterlerini saklarken beli doğrulmayı bilmişliğinden silene zulüm olmaz mı...Biz de el titremez, beden titremez yüreğin durduğu hiç ama hiç görülmez... Ve yıkılmışlık beklemeyi hiç bilmiyor kendine bakan gözleri, yaşa sürgün kılınan hayatı ...
İçi kırılmış cam buzlarıyla bakıyor şimdi dalgın gözler aşk dediklerine...Der ki biri ; "bakmaya kıyamıyorum adına, yüzüm kalmıyor dağılmışlığımdan tutkuna" dünya böyle bakmıyor oysa... Bir fukara kalmışız alme ki sorulmasın, değilmesin rengimize... Taşların kaleme ağıtları mı bu keyif adına "hiç ama hiç sanmıyorum"...Şair merhem de ver yüreklere, kırma kırılmışsan bile..Dik başlılığımın faydasını göremedim ezelimde ya da ezelin kasırgası sürdü beni bu yerlere... Bir gece ki ordan andım vardı şu elimin değdiğine. Önceden tasarladım geldim bu eve canımın yanacağını bilsem de. Merak zengini aklım. Ne var ya da bir şey mı diye kapıldığıma dair...Ve yine aynısında tutuştu ellerim...
Durmalıyım!!!
Şiir!!!
Beni nerelere götürdün .....
**Havin_** tarafından 6/19/2009 9:33:57 AM zamanında düzenlenmiştir.
Sensizliğin sokağında Unuttuğum bir kaç anım var cebimde Yanındayken anmadığım yalnızlığa inat Yüzümde senden izler Ellerimde elin yerine hiçliğin var
Son karar gözlerinindir Süzerek dağ rengi bakışlarımı Yüreğinin deryasında can mı versin ümidim Bedenim kollarına mı kıvrılsın
Sevgilim ;
Seni sensizliğinle büyütüyor kadın yapıyorum Dün tanıdığım o küçük kızı Bugün şu yaralı yüreğin tahtına oturtuyorum Sallanmaya razıdır urganda sevgim Yeter ki son sözünü dudaklarım hissetsin...
sevgi yüreğe oturunca hapsediyor tüm bedeni kaçabilene aşk olsun...bütünüyle çok güzel bir çalışma kaleminize sağlık.saygılar.
Sen bilmezsin Canını aldığım her sigara Mısralarımın habercisidir Ve şiirler sana adanmıştır Tutulan bir dilek gibi Sana susamıştır düşlerim...
Eskiz bir çalışmada hayat bulan yüzün, Kabataslak kurduğum hayaller, Anılardan kovarcasına ilk bakışmamızı Ayak basılmamış bir ütopyada esir kılmıştır... ************************ tamamı doyumsuz bir şiirdi ama ben bu kadarını alıntıladım... bir tabloda çizilen yüz ve şiirlerin doğum sanısı hemde bilmem kaç dal sigaranın canına okuyarak.... her geliş böyle zorlu olmasa keşke ama o zamanda ne aşk olurdu ne şiir çizilen her resim yazılan her şiir kendini ifade ederken nasıl anlam kazanıyor öyle...
epeydir seni okumamış olmanın hasretimi bilmem ama bu şiir kendini bir kaç defa okuttu genç dostum... sevgilerimle...
Seni sensizliğinle büyütüyor kadın yapıyorum Dün tanıdığım o küçük kızı Bugün şu yaralı yüreğin tahtına oturtuyorum Sallanmaya razıdır urganda sevgim Yeter ki son sözünü dudaklarım hissetsin...
Son karar gözlerinindir _______________ karar... cogu zaman ayriliga sebep oluyor. ve bu ayrilik bir ömre bedel olabiliyor. ... hasret ve hüzün sanki sevdayi dahada yüceltiyor. yoksa bu siir, bu kadar derin manalarla yazilirmiydi? sevdali yüregin her daim sevgi ile dolup tassin.
Bir hikaye yazayım sevdaya dair.
Birilerinin gitmesiyle dizi çökenlere benzemesin ufku onun. Büyüklerineden ne öğrenmiş ise hakkını versin ama bunu kendi istesin. Öğreti diye değil. Nasıl bakılmalı diye ayna karşısında çürütülen başı eğik sevgiye gebe insana acımamak mümkün mü... Dilleri tutulmuş yüreği savrulmuş belki bulutların seyrinde nefeslerini unutmuşa haksızlığı olmaz mı kainatın. Ona ağlaşırken çocuk yüzlü defterlerini saklarken beli doğrulmayı bilmişliğinden silene zulüm olmaz mı...Biz de el titremez, beden titremez yüreğin durduğu hiç ama hiç görülmez... Ve yıkılmışlık beklemeyi hiç bilmiyor kendine bakan gözleri, yaşa sürgün kılınan hayatı ...
İçi kırılmış cam buzlarıyla bakıyor şimdi dalgın gözler aşk dediklerine...Der ki biri ; "bakmaya kıyamıyorum adına, yüzüm kalmıyor dağılmışlığımdan tutkuna" dünya böyle bakmıyor oysa... Bir fukara kalmışız alme ki sorulmasın, değilmesin rengimize... Taşların kaleme ağıtları mı bu keyif adına "hiç ama hiç sanmıyorum"...Şair merhem de ver yüreklere, kırma kırılmışsan bile..Dik başlılığımın faydasını göremedim ezelimde ya da ezelin kasırgası sürdü beni bu yerlere... Bir gece ki ordan andım vardı şu elimin değdiğine. Önceden tasarladım geldim bu eve canımın yanacağını bilsem de. Merak zengini aklım. Ne var ya da bir şey mı diye kapıldığıma dair...Ve yine aynısında tutuştu ellerim...
Durmalıyım!!!
Şiir!!!
Beni nerelere götürdün .....
**Havin_** tarafından 6/19/2009 9:33:57 AM zamanında düzenlenmiştir.