Türk Destanı – Selam Söyleyin Dostuma
Türk Destanı – Selam Söyleyin Dostuma
Dostlara selam söyleyin, O yola çıkmış bile deyin! Onlar bilirler beni hangi kavganın Hangi tarafı belirsiz savaşın ortasında Hangi yarin göz yaşında bulacaklarını... Kalabalık gelmesinler peşimden gelirken, Bir imanları, birde vatan sevdaları Hadi olmadı yüreğinde bir köşede Issız ıssız haykıran bir cananları Yeter de artar bile onlara kendi kavgaları! Okusun da gelsinler Manas’ı Örnek alınacak bir şey varsa Kim demiş ki bu batı? Dedem binlerce yıl önce Kılıcıyla, kalkanıyla zaten yazmamış mı destanı! Uğrasın da geçsinler Malazgirt’ten Bir kahramanın ordusu bekleyecek onları Anlamadan, öğrenmeden gelmesinler Sırtında kilometreler sürüklemiş Alparslan’ı Bilsinler kimler savaşarak, kimler kaçarak onurlandırmış Bu yüce diyarları! Kulaklarında Kur’an getirsinler Okutulan her mevlitte yeniden titresin dağlar Az mı titredi bu topraklar Allah Allah deyip koşarken Ölümün peşinden ok atarken Selçuk’lu arslanlar! İstanbul’u özlesin de gelsinler Özlesin ki, o kutlu padişahı O kahramanlar kahramanı Ayağı abdestsiz toprak görmeyen Fatih Sultan Mehmet Han’ı Her titrek nefeslerinde yeniden yad etsinler! Yavuz olup sahip çıksınlar emanete Ne zaman sessiz kalmış ki Şimdi de sessiz kalsın Anadolu’m Emanete ihanete! Türk varsa bilsinler ki gerek yoktur başka keramete! Çanakkale’de mezarları değil Kudurup üstümüze koşan ırkları saysınlar Saysınlar ki dostunu, düşmanını yeniden anlasınlar Bırakıp iki günlük döneklerin yakasını Yeniden özüne, kardeşine sarılsınlar! Anlatın dostlarıma, kardeşlerime Anlatın ki anlasınlar! Anlasınlar ki Türk’ün iman dolu göğsünü Yedi nesil öteden anlatıp birbirlerine Bu destanı yaşatsınlar! Türk’ü soranlara selam söyleyin! O yola çıkmış bile deyin! Onlar bilirler beni hangi kavganın Hangi tarafı belirsiz savaşın ortasında Hangi yarin göz yaşında bulacaklarını... Kelkit 28 Nisan 2009 |