Yasak Hikaye – Aşkla Tanışan Çocuk
’Yorma kendini,
Aynen bundan öncekiler gibi, Bu aşkında katili benim, İtiraf ediyorum hepsini.’ Gülen bir çocuk, camdan yola sarkmış yeşil gözleri, Yüzünü göremediğim genç bir kadının, Saçlarında dolaşıyor, beyaz elleri. Rüzgardan başka kim cesaret eder ki, Kavuştursun sahibine bu çocuğun diline sığmayan Bu kederli, bu hararetli cümleleri. Önce kızarıyor yüzü, Anlaşılan yeni keşfetmiş sevmeyi. Sonra öyle bir ’nefes’ söküp atıyor ki içinden her şeyi, Ta buradan anlıyorum, yanıyor veledin ciğeri. Genç kadın umarsız, habersiz. Tam fısıldayacakken rüzgar kulağına, Bin yıldır kirletilememiş bu cümleyi, Güneş gibi parlayan yüzünü çevirdiği gibi, Saçlarının dalgalanışına kurban ediyor, Başlamadan biten, bu bin yıllık hikayeyi. ’Bu hikaye o sarışın çocuğun hikayesi, Ama kim dinlese, biraz içinde bulur kendini. Bense dinleyip, buldum sandıkça, Hepten kaybettim benliğimi.’ Rüzgarın boynunu büktüğünü gören çocuk, Eğip başını yalnızlığına, Nedenini kendisi de hiçbir zaman öğrenemeyecek olsa da, Bir nefeste, rüzgarı hapsedince içine, O ne tufandır ya Rab! Kendi kıyametini yaşıyor gözlerinde. Yangınlar hücum ettikçe yüreğine, Yeni bir bulut ağlıyor haline, Ta gözlerinin içinde. --- ’Bu gün bir çocuk gülümsedi gözlerimde, İhanetimi gördüm yüzümden çok yüzünde’ Kelkit - 012 |
Saygılarımla.....