Be Kadın!
Be kadın!
Hani gezerken parmakların saçımda, Tenime dokunan bir yüzüğün hayali, Ve beyazlara sarılı bir sen, yanı başımda, Şimdi söyle be kadın, Hangisi daha uzak yanacıklarıma, Saçların mı, parmakların mı, göz yaşların mı yoksa Seni bana bağlayacak o edersiz altıncık mı, Yoksa beyazlar içinde bir sen, Yada bunca mesafeye küfredercesine, Hala yanı başımda olman mı? Beyaz demişken be kadın, Keşke gitmeseydin. Ne de yakışırdı o güzelim yüzüne gülücükler, Biliyor musun; Şimdi sana seni seviyorum desem, Yaşadığını sanan bu ahmaklar, Bana da gülecekler... Oysa beyazlar kışa değil, En çok sana yakışacaktı. Eğer ölürken değilde, Gülerken giyseydin be kadın! Kırıkkale ’14 |