KIRILGAN SEVDALAR
KIRILGAN SEVDALAR
baskın bir ayazdı yalnızlık çabucak gelen ve başını alıp giden hikayelere karışan iptal edilmemiş izler duruyor göz önünde onarılmayı bekleyen yaşam henüz büyümemiş göğüs kafesindeki kuş yada gelip geçen zamanda paramparça eden kalbimizi anlatsam incinir misiniz neresi zordu ki yaşamın duyulmasaydı zamanın tik takları nokta koyulan başlangıçtan meşgul eden seslerden ömrümüzü gördüğümüz güneşin sarısından çiçekten ve ekmekten olan bir topak sevgi yaptık sonsuz düş ve resim yokken daha kim bilir ne için çıkarmıştı ilk kavgasını geceyle gündüz hangisine aitti zamanın en güzeli en fecisi anlaşılmayan bir dil tarifiyle çatlarken kötülüğün ar damarı acemi bir işkenceci oldu hayat ceylanlar vuruldu su içerken çoğaldı sebepsiz intiharlar alnımızın terinden oluşan hayatı tamamlayan imkansızlık yani ne varsa insana layık hüzün hediye edildi yanında desem üzülür müsünüz ışık gibi hapislik gibi atıştıran yağmurlar var devamlı şiirlerde yazılan cinsinden aşkı da hatırlatan hani açlığı da adalet gövdeli hançerlerin yapıldığı alemi cihanın kızıla boyanmış başların kibarca devrildiği yerde kenetleyip ellerimizi dürüstlüğün mayasını çaldık yüreğimize bu yüzden sövülmüş bir yasanın utancıdır çığlığımız desem kırılır mısınız telef edilmiş bir ömür sezebilir duyabilir ve söyleyebilir evrenin yapılmamış melodisini güçlü ve kudretli sesiyle vuruyor alnından zehir zemberek sözler ürküten karanlık içinden ekleniyoruz kalabalığa ölüm ve yaşamdayız bilcümle aç gözlülük pisleten ve temizleyen ne varsa bu dünyada nöbetçi dakikaların güzelliğinde ekleniyoruz kalabalığa teker teker hızlıca çiçeklere sözümüz yok bahçemizin gülen yüzü hayatı nakışlayan eller emekler ve de ölümün efendisi kabulümüzdür çünkü kederli gecelerin ay ışığında kırılgan sevdalarımızı çekerken biz tesadüfen bulunmamıştı aşk eminim ki bahara denk düşmüştür desem inanır mısınız |
tebrikler...