TÜRK TARİHİNDEN DAMLALAR 3
Güllerim Sultan Murat Han kurdular
Yaprağım nurlar döküp, can sardılar Çağlıyorken can, sefersiz kalmamış Devletim akmış, zafersiz kalmamış Besliyorken hep, Murat Han cenkleri Süsleyip durmuş, Edirne’m renkleri Korlu gömlek giydi, şehrim bağrına Nurlu gömlek giydi, şehrim bağrına Şimdi nurlaşmış neferler çağlıyor Cetlerim coşmuş, ne yollar bağlıyor Yol genişlerken, Murat han durmadı Vakti nurmuş, asla katran kurmadı Bursa bir menzil, Edirne’m bir durak İnleyip dursun fetihler artarak Çınla İstanbul, güneşler doğdu bak Çağla İstanbul, ateşler doğdu bak Bekliyor surlar, Murat han gel de yık Ekliyor nurlar, Murat Han gel de yak Esmesin artık, şu rüzgar tersine Dönmesin artık, şu bahar tersine (fâ i lâ tün/ fâ i lâ tün/ fâ i lün/ ) - . - - / - . - - / - . - / |
Şiire giden yol engellerle, zorluklarla dolu çetin bir yoldur. Her bakımdan hazırlanmış olmayı gerektirir.
Siz bu çetin yolu aşmış, gerçek şiire ulaşmışsınız…
Tebrikler…