3
Yorum
0
Beğeni
3,7
Puan
1688
Okunma
Düşlesin can nur heves, şevklerle hüsrân toplasın
İnlesin pervâneler, meşklerle dermân toplasın
Âlemim dönsün, kuşansın bahçeler şehrimde hep
Göklerin şavkıyla deryâm, inci mercân toplasın
Yıkmasın leylim muratsız bir gazel, gülsün kalem
Nazma yüklensin şafak, zevklerle destân toplasın
Nur kapımdan aşk dökülsün, titresin birden ruhum
Kubbeler yığsın murat, rengiyle îman toplasın
Yanmasın Pervâne, yaksın şavkı, gülsün közlerim
Kalbe yaslanmış beratlar, zevkle îmkân toplasın
Nur seferlerden gelip dursun kasîdem, titresin
Sözlerim yalnızdı, yanmış kalbe mihmân toplasın
Ağlasın katranlarım hep, simsiyah kor esmesin
Vuslatım doğsun bugün, kor gönlü handân toplasın
Çağla ey Pervâne, harmanda saçılsın dostlarım
Yaşlarım sönsün hemen, bağlarda müjgân toplasın
Gül dikenden sıyrılıp dursun, hevesler yıkmasın
Aşkla yansın dillerim, nehrim beyâbân toplasın
Asra bülbüller yığıp dur, sen süzül Pervane hep
Nur semâzenler yanıp, şehrimde hûbân toplasın
Közlerim birden şafaklar yüklesin, yansın dizim
Ellerim hep zikre dönsün, aşkla şükrân toplasın
Gülnihâller seslenip dursun, oluşsun nur gece
Gözlerim yansın bugün, bağrımda nâlân toplasın
Dillerim güller bıraksın, meşkle tütsün dostlarım
Sâkiler peymâne tutsun, şevkle yârân toplasın
Köşkte yangın başlasın, canlar buluşsun her gece
Anlatıp dursun yanan âsmânı, rindân toplasın
Eski şevkler tutuşsun, handa bitsin bilmece
Nazma renkler yüklenip dursun ve tûran toplasın
Secdegâhım korlu mevsim yığdırıp dursun bugün
Kor niyâzım arşa değsin, canı Sultan toplasın
Mesnevîler, kor gazeller, şarkılar yansın bugün
Bitmesin gönlümde ilham, handa dîvân toplasın
Hiç kolay tütmez şiir; kalpler yakar; tenler yakar
Derdi dertten saymayan rint, handa kurbân toplasın
Zor nehârım yağdırıp dursun güneşler her zaman
Derbeder günler dökülsün, can hırâmân toplasın
İlhamın kor dengi yığsın bahçeler, dinsin yaram
Gönle kor düşsün; yanık can, şevkle âsmân toplasın
Çığlığım yol bulmasın hiç, sığlığım kalp yakmasın
Aşkla hep yanmış gönül, nehrimde efgân toplasın
Meltemim süzsün sabahlar, nur ezanlar susmasın
Yağma rüzgâr; esme hiç; can, meşkle sûzân toplasın
Hiç cefâlar doğmasın şehrimde, yansın korkular
Çınlasın hep kor kasîdem, handa fettân toplasın
Titresin hep leblerim, hiç susmasın nazmım bugün
Bir süzülsün nur gazeller, korlu bünyân toplasın
İncilerden inci tütsün, meşki yığ şehrim bugün
Âlemim pervâne olsun, şevkle zindân toplasın
Çağlıyorken, gizlenip can yakmasın bülbüllerim
Közlerim hep gül bahar şevkiyle pinhân toplasın
Canlarım gelsin süzülsün, bir çizilsin kaygılar
Raksedip dursun şiirler, aşkla eyvân toplasın
Söyleyip dursun nefesler, meclisin nur rengini
Nur kitâbım câna girsin, şevkle nâdân toplasın
Ey garip Pervâne, doğdur gönle âftâb bu gece
Dermanım hiç durmadan şevkiyle mestân toplasın
Bülbülüm hep çağlasın, mermerlerim nur güllesin
Ellerim kor yüklesin hep, gül-i handân toplasın
Hûriler candan temâşâ eyleyip, karsın teni
Aşkı bulsun can, yanan renklerle, kâvrân toplasın
Endişem dinsin, kalbi sarsın nurların rüzgârları
Öfkeler solsun, yanan kalbim hezârân toplasın
Önceler sağsın yürek, şehrimde olsun nevbahar
Damlalar yığsın çiçek, gönlüm gülistân toplasın
Rintlerim yığsın segâhlar, bilmecem dinsin hemen
Nur yığanlar başlasın kor fasla, katran toplasın
Gözlerim yığsın mücevher, sevgi yaksın âlemim
Yollasınlar nur gazeller, şevkle ihsân toplasın
Yıldızım mâtemle solgun kalmasın, tütsün her an
Közlerim yansın zamansız, şevkle bin cân toplasın
Kim demiş ben yorgunum, nehrimde salsız titrerim
Ağlarım hep nur döküp, can şevkle ahzân toplasın
İnlemez hiç mısralar, şehrimde aşksız, kaygısız
Çağlıyor nurdan sabahlar, meşkle peykân toplasın
Kim demiş ben pertevim, Pervâneyim, âciz kulum
Kor kasidem bir biterken, handa bühtan toplasın
( fâ i lâ tün/ fâ i lâ tün/ fâ i lâ tün/ fâ i lün/ )
mihmân : misafir
handân:gülen, gülücü
müjgân:kirpik
beyâbân:çöl
hûbân:güzeller, iyiler
şükrân:minnettarlık
gülnihâl:gül fidanı
nâlân:inleyen, figan eden
yârân: dostlar
âsmân:gökyüzü
rindân:rintler
tûran: Eski İranlılar tarafından Türkistan ve Tataristan taraflarına verilen isimdir. Turan, eskiden beri Türklerin oturduğu yerlere denirdi. "Türk" ile "Tur" kelimeleri arasındaki benzerlik de bu iki ismin bir asıldan ibaret olduğunu gösteriyor.
Secdegâh:ibadet edilecek yer
Dîvân: Eskiden yaşamış şâirlerin şiirlerinin toplandığı kitap
Rint: Dış görünüşü laübali olduğu halde, aslında kâmil olan kimse.
Kurbân:Bir maksat uğrunda feda olma
Nehâr: gündüz
Hırâmân: salınarak, nazlanarak yürüyenler
Efgân:feryatlar
Sûzân:yakıcı ateş
Fettân:fitne çıkaran
Bünyân:Yapı, bina
Zindân:Karanlık
Pinhân:Gizli, saklı ( şiirde sır anlamında kullandım )
Eyvân:Köşk
Nâdân: Cahil
Âftâb: Güneş
Mestân:Kendinden geçmişler
gül-i handân: Gülen gül
kâvrân: Birbirini takib ederek giden insan veya hayvan sürüsü. Kafile ve hey’etle giden yolcular takımı.
Hezârân: Bülbüller
Ahzân: Hüzünler
Peykân:Okun ucundaki sivri demir
Bühtan:İftira
5.0
67% (2)
1.0
33% (1)