ÜSTAT! AY IŞIĞINDA YÜREĞİM AĞLIYOR...
Kan kokusu yayılmış şehrin dört bir yerine…
Gözlerim takılıyor kopmuş çocuk eline… Yüreğim kanıyor… Üstat! Ay ışında yüreğim ağlıyor… Gözlerimse yanıyor... Sancı gibi saplanıyor yüzleri yüreğime, Aman istendikçe ,biçare azalıyorum… Ve çoğalıyorum nefretimle…… Filizlendi kanla yine Filistin… Bir anne uzanmış boylu boyunca Teni kan, yüzünde günahsız can… Anne! İki evlada sarılmış Ve canını akıtmış… Solmuş teninin rengi.. Asfalt-anne !!!! Altında can havliyle çırpınan, İki minik canan… Ah! Şu derde dermansız laf cambazları, Her köşe başı dön dolap aynaları… Sesi kesilesiye koltuk sevdalıları… Ses versenize Filistin’e, Çaresiz annelere… Körpecik selvilere… Ay ışığı kusmuş kan… Ay ışığı kan revan… Dalında fidandı, Cansız yatan… Ağzı süt kokan, Yavrusuna sarılan Ay ışığı, Yüreğim kan revan… Ay ışığı ve ölüm şehri, Ağlamamak elde mi? Hele çaresiz hele biçareyken… Yaşlanmaz mı yüreğim… Ve savaşmaz mı ellerim kalemimle! Ay ışığında gözlerim kanamaz mı? Üstat! İnsan olan ağlamaz mı? İki ayakkabının öcümüydü alınan! Âlem seyire durmuş, vicdanlar mı çalınan… Hokkabazın oyunu… Hodbinin tebessümü… Uyanın bu kıyamettir.. Aksini söylemek cesarettir… Susan ise melanettir… Ses verin Filistin’e… |
çok güzel dizelemişsiniz kutlarım sevgimle sami.