CUMHURİYET’E YÜRÜYÜŞ

1881, Selanik…
Bir çocuk doğdu;
Adı Mustafa Kemal.
Henüz kimse bilmiyordu ki,
Bu çocuk
Bir milletin kaderini değiştirecek,
Bir ulusun özgürlüğüne yön verecek,
Ve tarihe adını altın harflerle yazdıracaktı.

Gençliğinde ordunun yollarına düştü.
Yemen’de, Filistin’de görev yaptı;
Çölün kavurucu sıcağında,
Dağların soğuğunda
Disiplin ve cesaretle büyüdü.

Trablusgarp’ta gösterdiği kahramanlık,
Balkan Savaşları’nda halkına yol gösterişi,
Çanakkale’de yazdığı destan,
Onu sadece bir subay değil,
Bir milletin lideri hâline getirdi.

Birinci Dünya Savaşı’nda vatanı savunurken,
Her zafer sadece toprağı kazanmak değildi;
O, milleti, onuru ve özgürlüğü kazanıyordu.

Savaş sona erdiğinde
İşgal altındaki topraklar ve parçalanan bir ülke vardı.
Milletin bağımsızlık ateşi sönmek üzereydi.
İstanbul’da Padişah, Mustafa Kemal’i tutuklatmak istedi,
Ordular göndererek onu engellemeye çalıştı.
Ama o yılmadı;
Yüreğindeki vatan sevgisiyle Samsun’a çıktı
Ve Türk milletinin kaderi değişmeye başladı.

1919’da Samsun’da yaktığı kıvılcım,
Erzurum ve Sivas kongrelerinde büyüdü,
Halkı örgütledi,
Milli iradeyi ayağa kaldırdı,
Ve Amasya Genelgesi ile tüm dünyaya ilan etti:
“Milletin bağımsızlığı tehlikededir,
Halk kendi iradesiyle özgürlüğünü kazanacaktır.”

Doğu Cephesi’nde Kazım Karabekir Paşa’nın desteğiyle
Milli Mücadele tüm yurtta yükseldi.
Bu birlik, kararlılık ve cesaret
Kurtuluş Savaşı’nın gerçek destanını başlattı.

1920’de Türkiye Büyük Millet Meclisi kuruldu.
Artık milletin iradesi, tek bir kişinin değil, ulusun elindeydi.
Meclis, hem kurtuluş planlarını yönetecek,
Hem de yeni bir devletin temellerini atacaktı.

Kurtuluş Savaşı başladı;
Her cephede canlar verildi,
Her adımda umut ve fedakârlık büyüdü.

Sakarya Meydan Muharebesi’nde düşman durduruldu,
Dumlupınar’da büyük zafer kazanıldı.
Doğu’da ve güneyde Türk ordusu özgürlüğü, onuru ve bağımsızlığı kazandı.
1922’de İzmir’in kurtuluşuyla Yunan işgali sona erdi,
Ve milletin gözlerinde yeniden ışık parladı.

Ve sonunda…
29 Ekim 1923’te Cumhuriyet ilan edildi.
“Bu vatan sizlere emanet,” dedi.
Türk milleti kendi kaderinin sahibi olmuştu.

Mustafa Kemal…
Bir lider, bir komutan, bir öğretmen…
Adımlarıyla tarih yazdı,
Gözlerinde kararlılık,
Yüreğinde cesaret,
Ve 1934’te Türk milletinin büyük sevgisiyle “Atatürk” unvanını aldı.
Artık adı, Türk milletinin özgürlük ve modernleşme mücadelesinin simgesi olmuştu.

Biz, onun izinde yürüyoruz.
Her adımda tarih,
Her nefeste özgürlük.
Cumhuriyet, onun eseridir,
Ve biz bu emaneti koruyacağız.

Ne mutlu Türküm diyene!
Hüseyin Erdinç