2
Yorum
14
Beğeni
5,0
Puan
118
Okunma
Temmuza beş kala buz kesti duygularım
güvenilecek insan mı,insana duyulacak güven mi
iç içe geçmiş çelişkili bir savaş koptu içimde
kendi kendimi bombalıyorum
Sıcaktan betonlar sarardı,demirler kurudu asfalt eridi
damarlarımdan beynime buzlu sular yürüdü
yarı deli halimi yastığın kılıfı çarşafın kırışığı gördü
hedefsiz bir tünelde geriye doğru yol alıyorum
Bilmiyorum yaşım kaç, daha kaç ölümü hayatsız yaşayacağım
galiba istemeden gitmelerin buzlu suyunda
bozulmamış bir kar kristalini arayacağım
sıfırın altında cehennem ateşlerinde kavrulacağım
Gel ölüm gel beni kurtar bu yaşamak mecburiyetlerinden
memnuniyetsizlikler kadar yorgunluğumdan
toprak aç koynunu al beni şefkatli kollarına
sadece sen anlarsın benim halimden
Kalbim donuyor maskeli yüzler gördükçe
çiçeklerim soluyor gözlerdeki derin uçurumlara devrildikçe
bir damla gözyaşı için dünyayı yakmak kadar kolaydır nefret etmek
zor olan iyilik yapıyormuşçasına kötülük saçanları kucaklayabilmek
Sıfır her şeydir aslında,sonsuz ve sıfır birbirinin süt kardeşi
birini ölümsüz kılıyor diğerinin bitişi
haydi koş hopla zıpla ağaçlara tırman çocuk gönlüm
en yüksek dalından toprağa düş sonrası,sakin ve dingin bir ölüm...
Gülhan Çeliktaş
5.0
100% (4)