İHANETİN GÖLGESİNDENe kadar merhamet ettiysem, O kadar ağır yaralar aldı bu yürek. Her verdiğim affın bedeli bir hançer oldu, Her dost sanılan bir düşmana döndü. Ben ki yüreğimi yol ettim insanlara, Ben ki sevgimi bölüp dağıttım avuç avuç. Ama ne gördüm, ne buldum bu dünyada? Hançerler saplandı, geriye acı kaldı sadece. Her yanımda izleri var ihanetten doğan yaraların, Bir sözün, bir bakışın zehir gibi aktığı geceler. Yine de sustum, yine de bağışladım, Merhametim belki de kendi celladım oldu. Ama bilmezler, bilmez o hançeri tutan eller, Benim yaralarım her darbede daha da güçlenir. Her yara, derin bir hikaye bırakır ardında, Ve o hikaye, beni dimdik ayakta tutar sonunda. Şimdi baksınlar gözlerime, Görsünler nasıl yıkılmadığımı. Çünkü kalbim, hançerlerle delinse de, Merhametten vazgeçmeyecek kadar asil bir kalp. Ne kadar acıtırsa acıtsın ihanetin soğuk yüzü, Biliyorum ki, sevgi her zaman galip gelir. Ve ben, hançer yaralarıyla yürüsem de bu yolda, Merhameti terk etmeyenlerden olacağım daima. Yine affederim, yine severim, Çünkü insan olmanın özüdür merhamet. İhanet edenler, kendi ruhlarını yitirse de, Ben yüreğimdeki ışığı söndürmem asla. Şimdi buradayım, hançer izleriyle dolu bir beden, Ama hala umuda inanan bir yürek. Bu acılar, beni benden koparamaz, Çünkü sevginin gücü, ihaneti hep yener. Her hançer darbesi bir ders oldu bana, Kim gerçek dost, kim yalan, ayırmayı öğrendim. Acının diliyle yazıldı kaderimdeki mısralar, Ama yine de sevgiyle dolu kaldı yüreğim. Görmesem de gökyüzünün mavisini bazen, Hissediyorum içimdeki güneşi hep. Çünkü ihanet karartamaz sonsuza dek, Merhametle dolu bir ruhun özünü. Sormasın kimse neden affediyorum, Çünkü kin yüreği taş yapar, sevgi kanat. Ben o kanatlarla uçmayı seçtim hep, Ve her yarama ışık doldu sonunda. Hançerlerin izi hala derin olsa da, Onlar bana artık yük değil, birer madalya. Çünkü acı, insanı olgunlaştıran bir öğretmendir, Ve ben o derslerden dimdik çıktım bu hayatta.. RAMAZAN ACAR |