Yanlış Hedefi Vurmuş İki KurşunKıyıya vurmuş balıklar gibi can çekişiyor tebessümlerimiz Avazını içine hapsetmiş gök gürültüsü gibi mutsuz Islığını yitirmiş bir rüzgar gibi kırgınız İçimizden katar katar hüzün kervanları geçiyor Herkese, her şeye, kendimize bile dargınız İçimiz kan ağlarken, yüzümüze taktığımız O toz pembe maskelerden bihaber insanlar Son kullanma tarihi çoktan geçmiş acılarımızı b i l m i y o r l a r Bize ezberletilen senaryoyu harfiyen uygulayıp Polyanna’yı kıskandıran yeteneğimizle rolümüzü kusursuz oynarken Yüzümüzden düşen bin parça hissizliği görmüyor İçimizde yankılanan o sessiz çığlığı d u y m u y o r l a r Aşka dair her cümle, neden yarım kalıyor dudaklarımızda Anlatsak bile, a n l a m ı y o r l a r Yanlış hedefi vurmuş iki kurşunuz biz Kendimizden başka kimse saramaz yaramızı Sarsa bile kimse bilemez acımızı Her saklambacın ilk sobeleneni, her süreğin en kıdemli avıyız Hayat denen arsız çengi boyama telaşına düşse de Okşanmaya hasret saçlarımızı Sil yüzünün gergefindeki o gamzeli hüznü Kır kalbini saran paslı zinciri Yeşile biraz daha yeşil, maviye biraz daha mavi sür Gül hadi Gülünce, acımadı s a n ı y o r l a r |
ömrün bir yerinde yaşanıyor bunlar
ve sonra biz şairler şiirini yazıyor
ve acımıza bakıyoruz, o galiba hiç anlatamadığımıza...
eyvallah.