Zaman
Zaman akıp gidiyor bir pencerenin arkasından. Bakmakla sadece yetiniliyor koca bir şehrin deryasına çok uzağım terkedilmişliklere uzağım bir şehirden diğer bir şehre gidiyorum evet yer değiştiriyorum sürekli ama kendimden gidemiyorum. Hasret koktu şehrin her köşesi yıkıntılardan uzak. Koca bir şehir düşünün nasıl etkiler insanın hayatını hiçe sayar mı ki yoksa silik tozlu aynaların yansımalarını mı hatırlatır. Hatırlamak en acı şey olsa gerek. Ömrümüz iki tarafa sıkışmış duvarlar gibi. Yağmurdan bir haber bekliyorum sessizce susuyorum bir yandan boğuluyorum içimde biriktirdiklerim kadar. Bırakıyorum tenha köşelere benliğimi bihaberim sanki. Taşıyorum içimde sessizliği belki onu taşıyorum ama dile getiremiyorum. Onsuz olduğumu bildiğim halde. Uzağım biliyorum bir şeylerin farkında olmadan. Her şey silinmiş ama izleri çok bıraktım adı konmamış şehirleri bıraktım aldandıklarımı. Oysa her bir vazgeciş bir aldanmak değil midir ki ben ona değil sadece bir şehre aldandım. Samimiyetin kaybolduğunu görünce anladım boşlukların ne olduğunu. Viran olmuş, bütün tafralarını yer etmiş kalbinin derinliklerinde, bıraktım gönlünün köşesindeki mahkumiyetimi.
|