İÇİMDE ÇIĞLIĞI DELER KARA TREN
Yüzüme bakan solmuş bir resminle,
Raylarda uzayıp gider kara tren. Camından her dem artan bir hüzünle, Hüzzam vakti şafağıyla kara tren. Asla unutulmaz ayrılıklarda, Ne kara kışlar gördüm oralarda. Dilde pelesenkle aşk girdabında, İç yangınıyla terk eder kara tren. Mendil sallar sesiyle uzaklardan, Bir kırlangıç sürüsüyle avludan. Gam dolar gözyaşıma ağlamaktan, Belki de hiç gelmeyecek kara tren. Not defterimde çalakalem dertler, Haber beklemek ölümden de beter. Gözlerin hasreti hasrete ekler, Kör bıçak gibi fısıldar kara tren. Bulmacanın yarım parçası gibi, Yarım yamalak ödünç hayat gibi, İncecikten yağan bir yağmur gibi, Göğsümden içerde sızlar kara tren. Yüreğime bağdaş kurmuş besmele, Yel sesi eskir küf esintisiyle, Çalar o saatin hengâmesiyle, Yankılanır bir şarkıda kara tren. Kara erik gözlü sevgilim sıla, Şekersiz ve tatsız bir bardak çayla. Kaçak tütünden geçerken sakala, Çiçek kokunu getirir kara tren. Ustura gibi keskin yara yara, Bir damla yaşta ağlar ardın sıra. Elveda sızısıyla gelir gara, İçimde çığlığı deler kara tren. Kumcuoğlu gitmek ister ardından, Bağrı delik ayrılmış zaten yârdan. Sonsuz kaçma isteğiyle anbean, Taş gibi tutuşur yakar kara tren. Halil Kumcu 15 Ağustos 2024 / Perşembe / Ankara |