göklerde tennuremin ayağı
beli kırmalı beyaz eteğinde bi dünya mai kuş
kanatlarında şafağın üşüten seheri
dumanı tüten günün gözü yaşlı
kederleri


bulutlar yağmur ağlıyor


burada duralım ve ıslanalım
kuşların ağzı su ateş ve külden ibaret
kerahet vakitlerinde ölümle sevişmenin de
yangıları


ateş ateşe su suya dokunmazken
insan insanı nasıl da zevkle yıkıyor
yalanlarla


bulutlar yağmur ağlıyor


burada oturalım
yalnız değiliz çoğulda değil
sokaklarda rüzgârların ıslak ağızlarında
ölüm günlükleri ve ölüm tutanakları
mühürlü damgalı


bazı gözlerin yangınları
depdebeli ağıtları ve yılgın dilleri var
bazılarınınsa elbirliğiyle kutlanan düğün şenlikleri
sazlı sözlü fotoğraflı


bulutlar yağmur ağlıyor


burada dokunalım
tüm alınlara ellere ve yüzlere
tarihe ve yollara silinmeyecek izler düşelim
hep birlikte utanç duvarlarına


üzünç
bana çok dokunuyor ya size sizlere
avazımsa çığlık çığlığa beni yakıyor kızgın korlarda
karşı dağları dilsiz ırmakları da


bulutlar yağmur ağlıyor


burada görelim
ağaçların yaşlı ya da taze gövdelerini
gövdelerine bağlı dallarını dallarında
irili ufaklı yapraklarını yapraklarında
renkli renkli tırtılları


ve ağaç böceklerini ağaç böceklerinin de karıncalara
su taşıyan keseciklerini


gövdelerinin kurumuş kabuk altlarında
beyaz beyaz kurtçuklarını kurtçukları yiyen
ağaçkakanlarını da


bulutlar yağmur ağlıyor


burada sıkı tutunalım
evrenin birbirine bağlı sonsuzluk yaşam zinciri
yaşam zincirininse sağlam halkaları var
sakın ha kırmayalım


iyi düşün insanoğlu
kırdığın her zincir halkasının bir kalbi var incittiğin her canlının
affedilemez geri dönülemez
ahı ahları var


bulutlar yağmur ağlıyor


burada oturup
başımızı ellerimizin arasına alıp sessiz sessiz
hep birlikte ağlayalım



ağaçların uzun uzun ömrü var bizimse kısacık




..........







ayşe uçar
02082024
03:34