Dilemma Nöbeti
Kalbimin çok renkli, titreyen, tırnaksız parmak uçlarında...
Masmavi göz yaşlarıdır unutuluşlarım. Kendimi unutuşlarım hep başkalarının tırnaklarında Neyin nesidir ki bu, bir türlü kurtulamadıklarımızla Çaresiz ruhumuzu zehirli gecelere boyayan. Öfke dolu düşüncelerimin tembel bedduaları arasında Baygın düşüyor güçsüz ruhum, kendi soluğundan boğularak... Ömrüm şifa aramakla geçti oysa bu hastalıklı dünyada Ağlayacağıma gülüyorum yalnız artık. Ölüme ağlayanlara gülüyorum. Belki de tadı, unutuşlarda güzeldi sevdanın Unutuluşlarda... Bahtımın cehennem kazanlarına rağmen uçmak Düşlerimde hep düşmekten korkarak Her seferinde yeniden başlarken Fakat uçmak yine de Ölmüşlerin en ufuksuz diyarlarında ve yaşamak, ölümün kirli çıkmaz sokaklarında... Hainlerin her notasında İhanetin her tonunda Sesimi biraz daha kaybettiğim Bembeyaz, çok boyutlu sara düşleri... Rabbin, gece denilen ilhamsız kara neşteri... Varken, söylesene kime değebiliyor anlattıklarım? Kendimden böyle pul pul yolarken kelimeleri... İşte bundan hep susuyorum, Suskunluğuma ağlarken... Ağladığıma gülüyorum. |